“Yumuşama” ve “normalleşme” başka bir şeydir, yıllarca muhalif kesimleri ve partileri hedef tahtasına koyup her türlü kötülüğü reva gören gazetecimsi trollerin ağırlanarak makbul insan muamelesi yapılması başka bir şeydir!AKP’nin 22 yıllık devri iktidarında içi boşaltılan, liyakatsizleştirilen, değersizleştirilen, etik ve ahlak bağlamından koparılan kurumların başında şüphesiz medya geliyor. Medya sermayesini ve patronajını kurduğu “Havuz” üzerinden finanse eden AKP iktidarı neredeyse tüm medyayı ele geçirdi ve muhalif ses çıkaranları silindir gibi ezip geçti. Ekranlar muhalif medya mensuplarına kapatıldı, işlerine son verildi, iktidardan olmayan gazeteciler tutuklandı, gazeteciler tehdit edildi, ekmeksiz ve aşsız bırakıldı, itibar suikastlarına maruz bırakıldı.AKP eliyle yaratılan böylesi bir boşlukta ve tasarlanan medya mühendisliğinin gereği olarak basın ve medya mecralarında daha önce bulunmamış, mesleği gazetecilik olmayan, nitelikli bir habercilik kariyeri olmayan, kıymeti kendinden menkul bazı tipler gazeteci, yorumcu, sunucu, programcı, muhabir, editör ve yönetici olarak iktidar referansıyla tepeden paraşütle medya sektörüne sokuldu.
Tüm bu kişilerin ortak bir özellikleri vardı; tamamı radikal bir şekilde iktidar savunuculuğu yaptılar, AKP’nin politikalarını meşrulaştırmak için canhıraş bir şekilde tarafsızlıktan uzak sübjektif bir perspektifle toplumun algısını yönettiler, gerçekleri saptırdılar, muhalif kişi ve kurumları hedef gösterdiler, muhalif gazetecilere kumpas kurup itibar suikastı yaptılar, muhaliflerin tutuklanmasına zemin hazırdılar.
MUHALİFLERİN TUTUKLANMASINA ZEMİN HAZIRLADILAR
Tüm bu kişilerin ortak bir özellikleri vardı; tamamı radikal bir şekilde iktidar savunuculuğu yaptılar, AKP’nin politikalarını meşrulaştırmak için canhıraş bir şekilde tarafsızlıktan uzak sübjektif bir perspektifle toplumun algısını yönettiler, gerçekleri saptırdılar, olguları AKP ve şürekâsından yana çarpıttılar, yalan söylediler, muhalif toplumun değerlerine karşı savaş açtılar, muhalif kişi ve kurumları hedef gösterdiler, muhalif gazetecilere kumpas kurup itibar suikastı yaptılar, muhaliflerin tutuklanmasına zemin hazırdılar.Tabii ki tüm bunları “bedavaya” yapmadılar; ballı maaşlar aldılar, medya plazalarında en güzel odalara kuruldular, her gece ayrı bir televizyon kanalına çıkıp farklı mecralarda yazılar yazarak büyük paralar ve mevziler kazandılar, statüleri yükseltildi, devlet nezdinde “makbul gazeteci” oldular, medyanın aranan isimleri oldular, devlet yetkilileriyle sıkı fıkı oldular, Emniyet ve MİT’in gözdesi oldular, devlet erkânının uçaklarında başköşede oturtuldular, üniversitelerde dersler ve konferanslar verdiler, bazıları milletvekili bile oldular! Yani bazı gazeteciler mesleki etik ve ahlaki duruşları gereği işsiz kalıp açlık ve yoksullukla sınanırken bu tipler her türlü imkâna sahip oldular ve sırtlarını muktedirlere yaslamanın tüm nimetlerinden yararlandılar!Bu kişiler zamanla hem muhalif gazetecilerin hem de muhalif toplum kesimlerinin öfke, tepki ve hatta nefret simgeleri haline geldiler. Bu şahısların devirlerinin kapanması ve yaptıklarının bedelini yargı karşısında vermeleri muhalif kesimlerin en önemli taleplerinin başında geliyor. Ancak; son yerel seçimlerden bu yana muhalefet partilerinin “tavanı” bu konuda tabandaki muhalif seçmenle aynı fikirde değil anlaşılan çünkü kendilerine en çok saldıran, en çok hakaret eden, en çok hedef gösteren, haklarında en çok iftirayı ve yalanı yayan “gazeteci kılıklı AKP trollerine” alan açmaya ve meşruiyet kazandırmaya başladılar!Normalde muhalif gazetecilerin erişmek için bir hayli çabalamaları gereken muhalefet partilerinin genel başkanları ve grup başkanvekilleri AKP’nin en azılı yandaşlarını TBMM’deki makamlarında ağırlayıp gülücükler saçarak fotoğraf vermeye başladılar. Bununla da yetinmeyerek bu kişiler için “değerli gazeteci”, “programı bizim için çok faydalı olmuştu”, “bayramlaşmaya başladık, birebirde ağabey der”, “çok tatlı bir kardeşimizdir" gibi tabirlerde bulunuyorlar!CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e sormak gerekiyor; muhalif seçmen neden yerel seçimlerde CHP’yi birinci parti yaptı?! Bu denli emanet oy neden CHP’ye verildi?! Çünkü muhalif halk yıllardır AKP’den, AKP’nin yandaş unsurları ve trollerinden bıktı! Yani bu oylar muhalefete AKP’yi ve yandaşlarını meşrulaştırsınlar diye verilmedi!
Yorum Yazın