O yumruk hiç unutulmayacak

O yumruk hiç unutulmayacak

Bugüne kadar hiç görülmemiş olması, Türkiye’de en sonunda bir gün, bir hakemin öldürülmeyeceği anlamına gelmez. Yine de şaşırabiliyorsak, kızabiliyorsak az çok umut vardır.

Dün gece Ankaragücü – Rizespor maçında hakemin suratında patlayan bir yumruk, ülkenin gündemine düştü.

O yumruk bir Süper Lig maçında, sahanın ortasında atılmasaydı; yumruğu atan bir kulüp başkanı ve eski bir milletvekili olmasaydı; yumruğu yiyen de bir FIFA hakemi, belki de ülkenin en iyi hakemi olmasaydı, buna benzer bir şiddet olayı kamuoyunu geçtim, futbol medyasının gündemine girmezdi. Çünkü malum, futbolda şiddet vaka-i adiyeden sayılıyor. Bırakın ült liglerdeki olayları, mahkemeleri, karakolları; çoğumuzun umurunda olmuyor, ulusal basına aktarılamıyor, ancak sosyal medyada tartışılabiliyor.

Tartışmanın kısa sürede büyük kulüp taraftarları arasında bir atışmaya dönüşmesi, Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın hakem Halil Umut Meler’e salladığı o yumruktan daha üzücüdür.

HER FUTBOLSEVER BİR AZMETTİRİCİDİR…

Meselenin nihayet bir skandala dönüşmesi, olayın ardından gösterilen güçlü tepkiye, bu kez devlet katının kayıtsız kalamamasına ve sorumluları hakkında harekete geçilmesine bakılınca “Hayırlı oldu” diyebiliriz. Ancak tartışmanın kısa sürede büyük kulüp taraftarları arasında bir atışmaya dönüşmesi, Ankaragücü Başkanı Faruk Koca’nın hakem Halil Umut Meler’e attığı o yumruktan daha üzücüdür.

Dakikalar içinde Galatasaraylıların Ali Koç’u, Fenerbahçelilerin Erden Timur’u suçladığı ve Trabzon’da kurşunlanan otobüslerini hatırlattığı, Trabzonsporluların ise BeinSports yorumcusu Uğur Meleke’ye öfke kustuğu bir gece, hakikaten ülke futbolunun kara gecesidir. Cenazeye saygısı olmayanların ülkesiyiz. Türk futbolunun ölüsünü yerden kim kaldıracak?

Öte yandan söylentilere göre tüm Süper Lig hakemleri bilgisayar sistemi üzerinden mazeret izni girmişler. Bu hafta maçlara çıkmayacakları anlaşılıyor. Zaten Türkiye Futbol Federasyonu başkanı Mehmet Büyükekşi de lig maçlarının süresiz ertelendiğini duyurdu. Hakemlerin birlik olup haklarını aramaları, çok hızlı bir şekilde tepki gösterip maçları boykot etmeleri harika bir haber bana göre… Yalandan kınama mesajlarına nispeten belki bir yaşam belirtisi…

Çevik kuvvet polisini eskiden olduğu gibi statlarda görmek istiyor muyuz? Zira dünkü saldırıda özel güvenlik personelinin yetersizliğini gördük. Muhalifler ne düşünüyorlar, merak ediyorum.

BAŞKAN SALDIRIYOR, KULÜP PERSONELİ NASIL TUTSUN?

Hakem Halil Umut Meler’in yere yıkıldığı o an, gözünün şiştiği o fotoğraf karesi toplumsal hafızada kalacak. Bundan dolayı olayı tartışmak, tartışılmasını sağlamak lazımdır. Örneğin çevik kuvvet polisini eskiden olduğu gibi stadyumlarda görmek istiyor muyuz? Zira dünkü saldırıda özel güvenlik personelinin hakemi korumaktaki acizliğini gördük. Siyasi iktidarın muhalifleri bu konuda ne düşünüyorlar acaba, merak ediyorum.

Buna benzer şiddet olayları dünyada da yaşanıyor. Taraftarlar hakemleri havaalanlarında, açık alanlarda yakalayıp tartaklayabiliyorlar. Geçenlerde Brezilya’da bir kulüp başkanı adamlarıyla birlikte VAR odasına dalmaya çalışmıştı. Tam da bugünlerde Yunanistan’da hakemler grevdeler. “Tehlikeli” çalışma koşullarını protesto etmek amacıyla, hafta sonundan itibaren hiçbir lig maçını yönetmeyeceklerini duyurdular. Çünkü Atina’da hakem Andreas Gamaris’in dükkanına molotof kokteyli atılmıştı.

Afyon’daki bir maçta hakemi dövüp kaburgasını kıran üç futbolcuya 2’şer yıl hapis cezası verilmiş. Benzer olaylarda verilen en büyük ceza bu… Faruk Koca’ya da bundan fazlası verilmez…

ANKARAGÜCÜ CEZALANDIRILMALIDIR, ÇÜNKÜ…

Ancak ülkemizde bu tür olaylara daha sık rastlıyoruz. Google’a “hakeme şiddet”, “hakeme saldırı” yazın da görün. Bkz. Afyon’daki maçta hakem döven 3 futbolcuya 2 yıl 1’er ay hapis cezası…  Hâkim, suçun kamu görevlisine karşı olması ve eylemlerinde kemik kırığına yol açmaları nedeniyle cezalarını 2’şer yıl 1’er ay hapse çıkarmış.  Hakaret, tehdit ve basit yaralama suçlarının toplamından bu cezayı verebilmiş. Bugüne kadar hakeme saldırı ve hakaret eylemlerinde yapılan yargılamalar içerisinde en büyük ve en ciddi ceza bu…

Yani dün gece Sözcü TV canlı yayınında Ruşen Gültekin’in 5 ila 10 yıl arasında bir ceza almaları söz konusudur dediğine bakmayın. Fail 2 yıl hapis yatarsa, öpün başınıza koyun… En azından bu olayı para cezası ve hak mahrumiyeti ile ört bas edemeyecekler, ona sevinin… Diğer kulüplere ibret olması açısından Ankaragücü’ne de kesilmesi gereken bir ceza var. Umarım ağır bir seyircisiz oynama cezası alırlar.

Alper Budka

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir