Enflasyon yıldızı parlıyor, cüzdanlar soluyor!

Enflasyon yıldızı parlıyor, cüzdanlar soluyor!

Türkiye’deki her bir vatandaşın ekonomik gökyüzünde parlayan yeni bir yıldızı var. Ancak bu yıldızlar ne yazık ki umut değil, maliyet getiriyor; bu yıldızların parlaklığı göz kamaştırıcı değil, tam tersine göz yaşartıcı! Yıldızlarımızın adı: Enflasyon oranları.

Ah, sevgili okur, yine bir ayın sonu geldi çattı ve bizler, TÜİK’in son enflasyon verilerini merakla bekler olduk. Son dönemde yalnızca astronomlar değil, ekonomistler de yükselen yıldızları izlemeye başladı. Türkiye’deki her bir vatandaşın ekonomik gökyüzünde parlayan yeni bir yıldızı var. Ancak bu yıldızlar ne yazık ki umut değil, maliyet getiriyor; bu yıldızların parlaklığı göz kamaştırıcı değil, tam tersine göz yaşartıcı! Yıldızlarımızın adı: Enflasyon oranları. Nisan 2024’te aylık % 3,18, yıllık %69,80’lik bir artışla yüzleşmek, adeta yeni bir Netflix dizisinin beklenen sezon finali gibi oldu. Ancak bu finalden memnun kalan pek kimse yok!

Rekor kıran eğitim sektörü, finansal bir kara deliğe dönüşmüş gibi.  Eğitimin bu denli pahalı olmasının ardında yatan sır ne olabilir? Belki de bilgiye ulaşmanın bedeli, her geçen gün biraz daha artıyor. Veya enflasyon canavarı, geleceğimizi şekillendiren eğitim kurumlarını özellikle ziyaret etmeye karar verdi. 

BİLGİYE ULAŞMANIN BEDELİ HER GÜÇEN GÜN BİRAZ DAHA ARTIYOR

Giyim ve ayakkabıda yıllık artış %51,20 ile nispeten “düşük” kalırken, eğitim sektöründe artış %103,86’ya ulaşmış. Rekor kıran eğitim sektörü, finansal bir kara deliğe dönüşmüş gibi.  Eğitimin bu denli pahalı olmasının ardında yatan sır ne olabilir? Belki de bilgiye ulaşmanın bedeli, her geçen gün biraz daha artıyor. Veya enflasyon canavarı, geleceğimizi şekillendiren eğitim kurumlarını özellikle ziyaret etmeye karar verdi. Üniversite kapılarından veya özel okullardan içeri adım atmanın maliyeti, adeta bir uzay yolculuğuna çıkmak kadar pahalı ve zorlu. Bu oran, eğitime erişimin sadece maliyetli değil, aynı zamanda lüks haline geldiğinin de kanıtı.

Giyim ve ayakkabıda artış diğer kalemlere göre düşük görünüyor.. Ancak bu oran bile birçok vatandaş için alışveriş yapmayı pek mümkün kılmıyor. Yeni bir mont ya da çift ayakkabı almak, artık bütçelerde ciddi bir planlama gerektiriyor.  Zaten giysi fiyatlarının yüksekliği, dolabımızda stil sahibi parçalar yerine, modası geçmiş kıyafetleri giymemizi birçoğumuz için olağan bir duruma dönüştürdü. Moda dünyası, enflasyon karşısında biraz daha ‘vintage’ bir tavır sergilemeye başladı, değil mi?

Aylık en düşük artış %1,03 ile sağlık sektöründe yaşansa da, bu, sağlık hizmetlerinin enflasyon karşısında ne kadar dayanıklı olduğunu değil, belki de zaten yüksek olan fiyatların daha fazla yükselemeyeceğinin bir göstergesi olabilir. Zaten yıllık artış % 77,67.

Alkollü içecekler ve tütün ürünlerindeki aylık artış %9,56 ile rekor kırmış. Bu, vatandaşların stresle başa çıkma yöntemlerinden birinin daha pahalı hale geldiği anlamına geliyor.

ALKOLLÜ İÇECEKLER VE TÜTÜN ÜRÜNLERİNDEKİ ARTIŞ REKOR KIRMIŞ

Alkollü içecekler ve tütün ürünlerindeki aylık artış %9,56 ile rekor kırmış. Bu, vatandaşların stresle başa çıkma yöntemlerinden birinin daha pahalı hale geldiği anlamına geliyor. Belki de enflasyonla mücadelede yeni bir strateji bu: Stresi azalt, tüketimi düşür, enflasyonu yavaşlat! Ya da daha sağlıklı stres atma yöntemlerine yönelmemiz için bir işaret. Ne de olsa, meditasyon ve yoga matları henüz enflasyon endeksine dahil edilmedi!

143 temel başlıktan 123’ünde artış yaşanmışken, yalnızca 13’ünde düşüş gözlemlenmiş olması enflasyonun ne kadar yaygın ve kapsamlı olduğunu gösteriyor.. Bu düşüşler nerede gerçekleşmiş, çok merak ediyorum. Acaba bu ürünler hangi büyülü formülleri kullanıyor da enflasyonun pençesinden kurtulabiliyorlar?

Özel kapsamlı TÜFE göstergesine göre, aylık % 3,24 yıllık %72,72’lik bir artış var. Bu artış manşet enflasyonun üzerinde. Çekirdek enflasyon, tüketici fiyat endeksindeki (TÜFE) genellikle daha oynak olan gıda ve enerji gibi maddelerin fiyat değişimlerini hariç tutarak hesaplanan bir enflasyon ölçüsü. Bu ölçüm, enflasyonun temel eğilimini daha net bir şekilde göstermek için kullanılır.

Çekirdek enflasyonun önemi, birkaç ana noktada toplanabilir. Gıda ve enerji fiyatları, mevsimsel etkiler, hava koşulları ve uluslararası piyasadaki dalgalanmalar gibi nedenlerle büyük değişkenlik gösterebilir. Çekirdek enflasyon, bu tür oynaklıkları dışarıda bırakarak para politikası yapıcılarına ve ekonomistlere, enflasyonun altında yatan temel eğilimler hakkında daha net bir fikir verir. Dolayısıyla, çekirdek enflasyon, geçici fiyat değişikliklerinden arındırılmış, ekonominin genel fiyat düzeyi hakkında daha tutarlı ve güvenilir bir bilgi sunar. Bu da hem politika yapıcılar hem de piyasa katılımcıları için kritik öneme sahip.

Özetle, enflasyonla mücadele sadece politikacıların değil, her bir vatandaşın gündelik hayatını doğrudan etkileyen bir mesele haline gelmiş durumda. Enflasyon çok güçlü bir dalga olarak üzerimize gelmeye devam ediyor, toplumun çok önemli bir kesimi yaşamını sürdürme savaşı veriyor. Her kriz, aynı zamanda yeni bir fırsat demektir. Ekonomiyi daha sağlam temellere oturtmak ve geleceği daha parlak kılmak için yapılabilecek çok iş var. Ancak ekonomi direksiyonun başında oturanlar, ekonomiyi dönüştürmek için gerekli bilgi birikimine her şeyden önce de bu amaca da sahip olmalılar!

Turgay Bozoğlu
Latest posts by Turgay Bozoğlu (see all)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir