11 Mayıs, 2024, Cumartesi 13:01
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, yeni anayasa konusunda siyasi parti liderleriyle yaptığı görüşmelere ilişkin konuştu.Yeni anayasa görüşmelerine ilişkin açıklama yapan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Şimdiye kadar ziyaret ettiğim partiler, anayasa çalışmaları için kapıyı açık tutmuştur. Yani iyi karşıladılar, çok olumlu görüşmeler oldu" dedi.TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, yeni anayasa konusunda siyasi parti liderleriyle yaptığı görüşmelere ilişkin, "Şimdiye kadar ziyaret ettiğim partiler, anayasa çalışmaları için kapıyı açık tutmuştur. Yani iyi karşıladılar, çok olumlu görüşmeler oldu. Ama tabii ki anayasa görüşmelerinde yöntemi bulunduktan sonra esas tartışma, konulara girildikçe ortaya çıkacaktır" dedi.Kurtulmuş, Meksika ve Küba programları dönüşünde uçakta gazetecilerle söyleşi yaptı ve soruları yanıtladı. "Yeni anayasa çalışmaları için bir takvim var mı? Yeni siyasi iklim, yeni anayasaya yakınlaşmamızı daha çok sağlar mı?" sorusuna cevap veren Kurtulmuş, şunları söyledi: "Sadece anayasa çalışmalarının başarılı bir şekilde yürütülmesi değil, aynı zamanda siyaset kurumunun güçlenmesi için de partiler arasında diyaloğun önemli olduğuna inanıyorum. Yıllardır söylediğim, şimdi Meclis Başkanı olduktan sonra da yapmaya gayret ettiğim şey, bu iklimin oluşturulmasıdır. İklimin oluşması için de insanların birbirlerine karşı yumruk sallaması değil, insanların birbirleriyle el sıkışması lazım. Fikirler farklı olabilir, görüşler farklı olabilir, hedefler farklı olabilir ama hepimizin, Türkiye'nin geleceğini daha iyi yapabilmek, daha olumlu işler yapabilmek için müşterek çalışabilme zeminini kurmamız gerekiyor.Bu anayasa çalışmaları, aslında hem Türkiye'de siyasetin normalleşmesi bakımından önemli bir fırsat olur hem de bu karşılıklı normalleşme sürecinin anayasa başta olmak üzere yasama faaliyetlerinin kalitesinin arttırılması bakımından katkısı olur. Siyasi partiler arasında görüşmelerin yapılmış olması, Sayın Cumhurbaşkanımızın ana muhalefet partisinin liderini kabul etmesi ve bu görüşmenin oldukça sıcak, dostane bir ortamda geçmesi Türkiye demokrasisi adına kazançtır."
"Çok sesliliğe açık bir parlamentomuz var"
Kurtulmuş, TBMM'nin 28. Dönemi'nde halkın oylarının yüzde 95'inin temsil edildiğine; 14 siyasi parti ve 6 siyasi parti grubunun bulunduğuna işaret ederek, "Çok sesliliğe açık bir parlamentomuz var. Eğer burada partiler bir uzlaşma zemini geliştirebilirlerse bu parlamentoda istenilen bir anayasa gerçekleşebilir" diye konuştu.Yeni anayasa için doğru zemin ve doğru yöntemin bulunması gerektiğine dikkati çeken Kurtulmuş, bu çalışmaların doğru zemininin TBMM olduğunu söyledi. Herkesin bu konuda fikrini söyleyeceği, toplumun bütün kesimlerinin anayasayla ilgili külli bir fikri de dile getirebileceğini anlatan Kurtulmuş, şöyle devam etti:"İsteyen istediği maddelerle ilgili teklifler de yapılabilir. Bunun için parti ziyaretlerinden sonra sivil toplum kuruluşlarının, hukuk camiasının, üniversitelerin, kanaati olan grupların da fikirlerinin alınması için zemini düzgün bir şekilde oluşturmaya gayret edeceğiz. Ayrıca bu tartışmalar yapılırken doğru bir yöntemin tespit edilmesi lazım. Açıkçası şuna başından itibaren özen gösteriyorum. Doğru zemini, doğru yöntemi söylüyorum ama 'Şu yöntemle yapacağız' ya da 'Şöyle olması gerekir' diye bir dayatmayı ortaya koymanın doğru olmadığına inanıyorum. Partilerle görüşmelerimizi tamamladıktan sonra yönteme ilişkin belki teklifler talep edeceğim."
"İlk turdaki görüşmelerimizi çok sıcak, çok olumlu gördüm"
TBMM Başkanı Kurtulmuş, yeni anayasa konusunda yaptığı görüşmeler anımsatılarak, yapıcı görüşmeler olup olmadığı sorusunu, "Şimdiye kadar ziyaret ettiğim partiler, anayasa çalışmaları için kapıyı açık tutmuştur. Yani iyi karşıladılar, çok olumlu görüşmeler oldu. Ama tabii ki anayasa görüşmelerinde yöntem bulunduktan sonra esas tartışma, konulara girildikçe ortaya çıkacaktır" diye yanıtladı.Kurtulmuş, "Anayasa'nın değişmesi gerektiğini düşünüyorlar mı?" sorusuna karşılık, "Tabii ki. Zaten bu siyasi partilerin tamamı kendi programlarında da anayasa değişikliklerinden bahsetmişlerdir. Dolayısıyla bu bir fantezi değil, bu bir hayal değil. Olabilir. İlk turdaki görüşmelerimizi çok sıcak, çok olumlu gördüm. Ümit ediyorum ki sonuç alırız" ifadelerini kullandı.
"Bu süreci kimsenin zehirlemesine müsaade edilmemeli"
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, yeni anayasanın tartışılacağı yerin Meclis çatısı olduğunu belirterek, "TBMM, anayasa yapma iradesine de gücüne de yetkisine de sahiptir. Bu süreci kimsenin zehirlemesine müsaade edilmemesi lazım" dedi.Kurtulmuş, "Cumhuriyet'in ikinci asrı, yeni bir yüzyıl, Türkiye Yüzyılı, burada Türkiye'nin hedefleri var. Parlamento da önüne yeni bir anayasayı yapabilme işini hedef olarak koymalıdır. Öncelikle bu iklimin oluşabilmesi için müzakere, fikirleri karşılıklı söyleme, el sıkışma önemlidir" dedi."Anayasanın değişmesi meselesi bir bakıma matematik işidir" diyen Kurtulmuş, 400'ün üzerinde bir oyu hedefleyen yaklaşımın esas alınması gerektiğini belirtti.
"Kutuplaşmaya vesile olacak anayasa tartışmalarının Türkiye'ye faydası olmaz"
Parlamentoda 400'ün çok üzerinde bir destek bulunursa toplumsal olarak çok ciddi bir mutabakat sağlanacağına işaret eden Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı: "Anayasa tartışmaları, toplumsal mutabakatın sağlanmasına vesile olmalıdır ama toplumsal ayrışmaya, kutuplaşmaya vesile olacak anayasa tartışmalarının Türkiye'ye faydası olmaz. Şunu kesinlikle belirteyim. Bu işin tartışma yeri Türkiye Büyük Millet Meclisidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, anayasa yapma iradesine de gücüne de yetkisine de sahiptir. Bu süreci kimsenin zehirlemesine müsaade edilmemesi lazım. Bu süreç, ciddi bir şekilde parlamenterler arasında, siyasi iradeyle olacak bir şeydir. Siyasi iradenin temsilcileri, konularını gündeme getirirler ve tartışırlar."Kurtulmuş, bu süre içinde denge denetim mekanizmaları, parlamentonun gücünün artırılması, hukukun üstünlüğünün güçlendirilmesi ile hak ve özgürlüklerin genişletilmesi gibi konuların gündeme gelebileceğine işaret ederek, "Burada mühim olan, anayasanın zamanın ruhuna uygun bir şekilde, kapsayıcı, kuşatıcı, demokratik ve özgürlükçü olmasıdır" ifadesini kullandı.
Yorum Yazın