Eurotopics'in derlemesine göre, Zoran Milanović, Hırvatistan'daki cumhurbaşkanlığı seçimini açık farkla kazanarak ikinci kez bu göreve seçildi. Milanović’in doğrudan ve sert üslubu, hem destek hem de eleştirileri beraberinde getirdi.
VEČER gazetesi, Milanović’in sözünü sakınmayan tavrının ve cesur açıklamalarının, özellikle Rusya yanlısı olmamasıyla birlikte, hem sol hem de sağ kesimlerden destek görmesini sağladığını belirtiyor. Milanović’in İsrail Başbakanı Netanyahu'yu açıkça “katil” olarak nitelendirmesi ve Kosova'nın Sırbistan’dan koparılmasını dile getirmesi, onun başkalarının söylemeye cesaret edemediği görüşleri ifade edebilen bir lider olarak algılanmasını sağlamış durumda.
WPOLITYCE.PL, Milanović'in sistem karşıtı duruşunun yüzeysel olduğunu savunuyor. Eski bir Komünist Parti üyesi olarak, müesses nizama ait bir figür olduğunu ve geçmişte kötü bir başbakanlık dönemi geçirdiğini vurgulayan gazete, Milanović’in siyasi demagojisiyle seçmenlerin hoşnutsuzluğundan faydalandığını ifade ediyor.
VEČERNJI LIST ise Milanović’in anayasa yorumlarını kendi çıkarlarına göre yaptığını, hükümetle sürekli çatışmayı sürdüren bir figür olduğunu ve tüm kusurlarına rağmen bugün daha güçlü ve daha aksi bir lider olarak karşımızda durduğunu belirtiyor.
DNEVNIK, seçimlerin sonucunun HDZ’nin düşük profilli bir aday tercih etmesi nedeniyle tahmin edilebilir olduğunu öne sürüyor. Gazete, Milanović’in lehine Rusya kaynaklı bot hesapların müdahale ettiği iddialarının seçim sonuçlarını etkilemediğini ve Hırvatların istedikleri lideri seçtiklerini vurguluyor.
JUTARNJI LIST, Milanović ile Başbakan Plenković arasındaki kötü ilişkinin, ülke yönetiminde verimsizliğe yol açarak ciddi bir endişe kaynağı olduğuna dikkat çekiyor. Milanović ve Plenković’in kişisel egolarını bir kenara bırakmaları gerektiği ifade ediliyor, çünkü dünya hızla değişirken bu tür çatışmaların ülke yönetimine zarar vereceği belirtiliyor.
SÜDDEUTSCHE ZEITUNG ise Milanović’in Kremlin kuklası suçlamalarına rağmen halktan destek topladığını, Ukrayna’ya askeri yardımlara karşı çıkarak popülist bir çizgide ilerlediğini ifade ediyor. AB’nin güneydoğusunda, liberal demokratik nizama meydan okuyabilecek bir liderle karşı karşıya olduklarını belirten gazete, Milanović’in popülist söylemlerinin Avrupa genelinde etkili olabileceği uyarısında bulunuyor. Tüm bu yorumlar, Milanović’in tartışmalı ancak bir o kadar da güçlü bir figür olarak Hırvatistan’ın siyasi arenasında yer almaya devam edeceğini ortaya koyuyor.
Bu haber ilk olarak gazetecilerplatformu.org'da yayımlanmıştır.
Demokrasiyi yerelden güçlendirmek 
Yorum Yazın