Türk siyasetinin avatarı: Ekrem İmamoğlu

Türk siyasetinin avatarı: Ekrem İmamoğlu

31 Mart yerel seçimlerine doğru ilerliyoruz ve İmamoğlu, 2028 öncesindeki en önemli sınavını İstanbul’da verecek. Avatar Aang’in hevesle ve güçlü bir motivasyonla, uçan bizonuna uçması için söylediği gibi: Yip yip!

Avatar: The Last Airbender (Avatar: Son Hava Bükücü) çizgi dizisinde Avatar karakteri, dört ana elementi (hava, su, toprak ve ateş) ustalıkla kullanabilen ve bu sayede dünyada dengeyi koruyabilen bir figür olarak betimlenir. Avatar Aang, dört elementi kullanarak ve ayrıca zamanla geliştirdiği güçleriyle tehditleri bertaraf ederken, Avatar’ın bu gücü sayesinde dünyanın dengesini kendi lehine çevirmek isteyen farklı güçler her seferinde kaybetmeye mahkum olur. Nitekim dört elementi Avatar kadar ustalıkla kullanabilen, ayrıca özel Avatar güçlerine sahip başka biri yoktur.

Gelelim Türkiye siyasetine. Yaklaşık 22 yıldır ülke siyasetinde dengesiz ve ölçüsüz bir güce sahip olan AKP, eğitimden yargıya, ordudan polise, sivil bürokrasiden sermaye dünyasına dek çok geniş bir alanda ciddi bir güce ve etki alanına sahip.  AKP’nin gücünü kırmak ve onu sandıkta yenmek için defalarca mücadele eden muhalefet ise, sonuncusu Mayıs 2023’te olmak üzere her seferinde başarısızlığa uğradı. AKP’nin farklı başlıklarda güçlü ve baskın olduğu bir ortamda, AKP’nin bu gücünü dizginleyebilecek kadar güçlü, gücünü çeşitlendirebilen ve bunu siyasete yansıtabilen, esasen Avatar özellikleri sergileyebilecek bir muhalefet mücadelesiyle sonuç almak mümkün.

Avatar Aang, kendini güçlü kılan dört elementi bükme becerisinden üç tanesini sonradan, çalışarak ve zaman harcayarak öğrenmiş bir figür. İmamoğlu, tıpkı Avatar Aang’in diğer üç elementi kullanmayı öğrenmesi gibi, Ankara siyasetini ve ulusal siyaset dinamikleri adım adım öğrendi, tecrübe etti ve tecrübesini giderek derinleştirdi.

BİR AVATAR OLARAK EKREM İMAMOĞLU: DİĞER ELEMENTLERİ ÖĞRENMEK

Yazıya başlarken, Avatar Aang karakterinden ve onun kimi özelliklerinden bahsettim. Aang’in dört elementi kullanabilmesinin ötesindeki en önemli özelliği, esasen bir hava bükücü olan Avatar’ın, toprak, su ve ateş bükmeyi daha sonradan, zahmetli ama iyi şekilde öğrenmesi. Yani Avatar Aang, kendini güçlü kılan dört elementi bükme becerisinden üç tanesini sonradan, çalışarak ve zaman harcayarak öğrenmiş bir figür.

Buradan Ekrem İmamoğlu’na gelebiliriz, nitekim ilgi çekici bir benzerlik var. 2019’da İstanbul Büyükşehir belediye başkanı olarak seçildiğinde ve günden güne artan bir popülerliğe sahip olduğunda, “Ama o sadece belediyeciliği biliyor. Türkiye Beylikdüzü’nden de İstanbul’dan büyük” diyenler ve İmamoğlu’nun olası bir Cumhurbaşkanlığı adaylığına şüpheyle yaklaşanlar olmuştu. Aradan geçen beş yılda ise İmamoğlu, tıpkı Avatar Aang’in diğer üç elementi kullanmayı öğrenmesi gibi, Ankara siyasetini ve ulusal siyaset dinamikleri adım adım öğrendi, tecrübe etti ve tecrübesini giderek derinleştirdi. Uluslararası kurumlarla ilişki kurabilen, iktidarla ve ulusal siyaset kurumlarıyla mücadele etmesini bilen, büyükşehir belediye başkanı profilini aşan, ulusal siyasi figür olarak görülebilecek bir isme dönüştü İmamoğlu.

Avatar dünyasının diliyle söyleyecek olursak, 2019’dan 2024’e gelen süreçte İmamoğlu, dört elementi de çok iyi şekilde kullanabilen, gücünü kontrol etmesini ve doğru şekilde kullanmasını bilen, donanımlı ve hazırlıklı bir avatara dönüştü.

İmamoğlu da tıpkı Avatar Aang gibi ilk günden itibaren ekip ruhuyla hareket ediyor. Aklımıza tarih ve kültür çalışmaları denilince Mahir Polat, toplu ulaşım denilince Pelin Alpkökin, su altyapısı ve barajlar denilince Şafak Başa, sosyal çalışmalar denilince Yavuz Saltık’ın gelmesi gibi.

AVATAR TAKIMI: İMAMOĞLU’NUN EKİPÇİLİĞİ

Avatar Aang’ın bir özelliği de tek başına hareket etmeyip, mücadelesini yakın arkadaşlarının desteğiyle yürütmesiydi. Dizide zaman zaman “Avatar Takımı” olarak isimlendirilen bu durum, ne kadar güçlü olsa da Avatar’ın dayanışma ve takım ruhuyla hareket etmesine dikkat çeken, güzel bir ayrıntı olarak anımsanır. 

İmamoğlu da tıpkı Avatar Aang gibi ilk günden itibaren ekip ruhuyla hareket ediyor ve ne kadar güçlenirse güçlensin ve popülerliği ne kadar artarsa artsın, ortak akıl ve takım çalışmasıyla ilerlemeye devam ediyor. Nasıl ki Avatar Aang deyince aklımıza söz gelimi hemen Katara ve Sokka geliyorsa, İmamoğlu denilince de onun yakın çevresindeki ekip arkadaşları da geliyor. Aklımıza tarih ve kültür çalışmaları denilince Mahir Polat, toplu ulaşım denilince Pelin Alpkökin, su altyapısı ve barajlar denilince Şafak Başa, sosyal çalışmalar denilince Yavuz Saltık’ın gelmesi gibi.

İmamoğlu’nun adım attığı yer miting alanına dönüşüyor ve iktidara oy veren seçmenlerin çoğu, ona dönük hayranlığını ve beğenisini bir şekilde belli ediyor. Şüphesiz ki İmamoğlu, Erdoğan’la birlikte ülkedeki en güçlü siyasi figür. Buna rağmen geride kalan beş yılda “Ben yaptım, oldu” demeden ve tek adamlığa soyunmadan, ilmek ilmek örülen bir ekip ruhuyla ilerlemeye devam eden İmamoğlu, siyasi gücün demokratik yöntemlerle yönetilebileceğine çok başarılı bir örnek oluşturmaya devam ediyor.

SONUÇ YERİNE

Avatar serisinin devamı olan “The Legend of Korra” dizisinde, Iroh amcanın bir cümlesi dikkat çeker: “Karanlıkta bize tehdit gibi görünen çoğu şey, onlara ışığı tuttuğumuzda bize hoş görünür.”

Sanırım Türkiye’de muhalif kanatta siyaset yapanlara söylenmesi gereken, tam olarak budur. Önümüzü görebilmek ve aslında imkanlarımızın neler olduğunu idrak edebilmek için, netliğe ve zihinsel aydınlığa ihtiyacımız var. AKP tam olarak karanlığı temsil ediyor ve bu nedenle baktığımız her yerde umutsuzluğu ve karamsarlığı görüyoruz. İmamoğlu ise esasen bu karanlığın içerisinde yanan ışığı temsil ediyor ve muhalefetin neler başarabileceğini, nasıl ilerleyebileceğini gösteren bir pusula işlevi görüyor.

31 Mart yerel seçimlerine doğru ilerliyoruz ve İmamoğlu, 2028 öncesindeki en önemli sınavını İstanbul’da verecek. Avatar Aang’in hevesle ve güçlü bir motivasyonla, uçan bizonuna uçması için söylediği gibi: Yip yip!

Kaybedecek zamanımız yok. Adaleti ve dengeyi sağlamak için ilerleyen bir siyasetçimiz var.

Emrah Aslan

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir