Türkiye’den yurt dışına göç ve gerçekler

Türkiye’den yurt dışına göç ve gerçekler

Demokratik alanların daralması, ifade özgürlüğünün kısıtlanması, hayat tarzına müdahale, inanç dayatması, tek tip cinsel yönelim tahakkümü, hukukun siyasallaşması ve yüksek yargı kararlarının uygulanmayarak insanların özgürlük garantilerinin ortadan kaldırılması, çetelerin ve suç örgütlerinin gemisini kolayca yüzdürebilmesi gibi pek çok olgu da Türkiye’den göç edilmesinin artmasıyla doğru orantılı.

Daily Mail’de yer alan bir habere göre, Fransa’nın kuzeyinden küçük tekneler ile İngiltere’ye giriş yapan Türkiye’den giden göçmenlerden rahatsız olan İngiliz Hükümeti, Türkiye makamlarıyla bir anlaşma yapma yoluna gidecek. İki ülkenin başta İçişleri Bakanları olmak üzere, göç olgusuyla ilgili bakanları bir araya gelerek durum değerlendirmesi yapacaklar.

Çeşitli güncel istatistiklere göre küçük tekneler vasıtasıyla İngiltere’ye göçmeye çalışan Türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının sayısında geçtiğimiz yıl yüzde 162 oranında bir artış yaşanmış. Böylelikle; Türkiye vatandaşı olan göçmenler Manş Denizi üzerinden İngiltere’ye 3 bin 60 geçiş yaptılar ve bu yolla İngiltere’ye en çok göç gerçekleştiren üçüncü millet olmuşlar.

Almanya Federal Göç ve Mülteciler Dairesinin (BAMF) açıkladığı istatistiklere göre, Almanya’da 2023’teki toplam 351 bin 915 iltica başvurusunun 62 bin 624’ü Türkiye cumhuriyeti vatandaşları tarafından yapıldı ve Almanya’ya en çok göç eden ülke vatandaşları arasında Suriyelilerin ardından ikinci oldular.

Türkiye Bilişim Vakfı desteği ile yapay zeka vasıtasıyla beyin göçüyle ilgili 3 yıllık bir araştırma yapan Chicago Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ufuk Akçiğit’e göre, Türkiye’den en verimli dönemlerinde 12 bin akademisyen yurtdışına gitmiş durumda ve geri dönenlerin verimi yüzde 10 daha düşük.

KİMLER GÖÇ EDİYOR?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun 6 Nisan 2023’te yayımladığı Uluslararası Göç İstatistikleri 2021’e göre, Türkiye’den diğer ülkelere 287 bin 651 kişi göç etti. TÜİK’in açıkladığı verilere incelendiğinde; yurt dışına en fazla göç edenlerin 20-29 yaş aralığında olduğu görülüyor. Göç eden nüfusun yüzde 55,7’sini erkekler, yüzde 44,3’ünü ise kadınlar oluşturdu. Son iki yılda ülkeden yurt dışına 708 bin, son üç yılda da 1 milyon 38 bin kişi göç etti.

Doktorlar özelinde dış göçe bakıldığında; Türk Tabipler Birliği’nin verilerine göre, 2023 yılın ilk üç ayında yurt dışına çıkmak isteyen doktor sayısı 700 civarında. Türk Tabipler Birliği’nin 2 Ocak 2023’te yaptığı açıklamaya göre, yurt dışında çalışmak ve eğitim almak için “İyi Hal Belgesi” talep eden ve belge verilen hekim sayısı 2022’de 2021’e kıyasla yüzde 91 artış göstererek 2685 oldu. 2023’ün ilk üç ayındaysa İyi Hal Belgesi’ne başvuran hekim sayısı da doktor göçünün artış eğiliminde olduğunu gösteriyor. Ocak-Mart 2023’te İyi Hal Belgesi’ne 700 hekim başvurdu. 2685 doktorun göç ettiği 2022 yılının aynı döneminde bu sayı 567’ydi.

Türkiye’de kritik devlet ve özel sektör şirketlerinde çalışan yüzlerce mühendis de aynı şekilde yurt dışına göç etmeyi tercih ediyorlar. Bu veriler ışığında Türkiye’den yurt dışına göç olgusunun ciddi ve vahim bir boyutta olduğu görülüyor. Yıllarca Türkiye’de eğitim almış, Türkiye okullarında eğitim almış, Türkiye kamu ve özel sektöründe farklı alanlarda çalışıp yetişmiş nitelikli iş ve insan gücünün kaybedilmesi ve tabiri caizse yabancı ülkelere “kaptırılması” gerçekten de çok büyük bir varoluşsal sorun haline gelmiş durumda.

İnsanların bireysel olarak veya tüm aile fertleriyle birlikte evlerini, yurtlarını, sevdiklerini ve içinde büyümüş oldukları sosyal çevreyi tamamen geride bırakarak bambaşka bir ülkenin kültürüne ve hayat şartlarına adapte olmayı tercih etmeleri şüphesiz çok zor bir karar verme sürecini ve “son noktaya gelmiş olma” hissini gerektiriyor.

Kendini ve çocuklarını mesleki olarak, siyasi olarak, ekonomik olarak, can ve mal emniyeti olarak, sosyal bir hukuk devletinde yaşama bağlamında, adil bir yargının varlığı noktasında güvende hissedemeyen insanlar yurt dışına göçmesinler de ne yapsınlar?

NEDEN GÖÇ EDİYORLAR?

Peki; neden on binlerce kişi Türkiye’yi terk etme noktasına geliyorlar? Bunun en önemli sebebi son 21 yılda siyasal iktidar ve şürekasının her alanda ülkeyi içine düşürüldükleri vahim tablodur. Çünkü insanlar böylesi ağır şartların yaşandığı bir ülkede ne kendileri ne de çocukları için bir gelecek göremiyorlar.

Ne kamuda ne de özel sektörde nitelikli ve yetişmiş iş ve insani güç artık kendisine bir fırsat eşitliği görmüyor çünkü siyasi iktidara, iktidar ortaklarına, iktidarın desteklediği cemaat ve tarikatlara yakın olmayan, iktidara yakın çeşitli vakıf ve derneklerden referansı bulunmayan hiç kimse ne kamuda ne de özel sektörde iş bulabiliyor.

Liyakatin, yetkinliğin, uzmanlığın, yüksek öğrenimin, yabancı dil bilmenin artık sağladığı hiçbir avantajı bulunmuyor çünkü “torpilsiz” iş yapmak neredeyse imkansız hale gelmiş durumda ve insanlar sadece kendi alın terleri, zekaları, donanımları ve emekleriyle bir yerlere gelemiyorlar.

Fırsat eşitliğinin yok edildiği bir iklimde sadece güç odaklarına mutlak itaat geçer akçe olarak görülüyor ve sadakatin olduğu yerde liyakatli ve işin ehli olmanın en ufak bir anlamı kalmıyor. Artık ballı mevkiler ve köşe başları tutulmuş durumda ve dar bir hakim zümrenin dışında kimseye hayat hakkı ve var olabilme şansı tanınmıyor. Mülakatlar ve güvenlik soruşturmalarından geçemeyen hiç kimsenin bir yerlere gelme şansı bulunmuyor.

Demokratik alanların daralması, ifade özgürlüğünün kısıtlanması, hayat tarzına müdahale, inanç dayatması, tek tip cinsel yönelim tahakkümü, hukukun siyasallaşması ve yüksek yargı kararlarının uygulanmayarak insanların özgürlük garantilerinin ortadan kaldırılması, çetelerin ve suç örgütlerinin gemisini kolayca yüzdürebilmesi gibi pek çok olgu da Türkiye’den göç edilmesinin artmasıyla doğru orantılı.

Kendini ve çocuklarını mesleki olarak, siyasi olarak, ekonomik olarak, can ve mal emniyeti olarak, sosyal bir hukuk devletinde yaşama bağlamında, adil bir yargının varlığı noktasında güvende hissedemeyen insanlar yurt dışına göçmesinler de ne yapsınlar? Son tahlilde şunu gözden kaçırmamak gerek; nitelikli ve yetişmiş, liyakatli ve işinin ehli insan ve iş gücünden yoksun kalmaya devam eden bir Türkiye’yi pek çok alanda orta ve uzun vadede pek çok ciddi kriz bekliyor olacak…

Savash Porgham

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir