Erdoğan, o yetkiyi 25 kez kullandı: Başkanlık sistemi en çok ormana zarar verdi

Erdoğan, o yetkiyi 25 kez kullandı: Başkanlık sistemi en çok ormana zarar verdi

Bu kararlar, başkanlık sistemine geçildikten sonra ilk kez 8 Temmuz 2018’de, yine altında Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla Bakanlar Kurulu kararıyla alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkanlık sistemine geçildikten sonra 2019-2023 yılları arasında bu yetkiyi toplamda tam 25 kez kullandı. Erdoğan, 2022-2023 yıllarında bu yetkiye dayanarak 14 karara imza attı.

 

Bu hafta Resmi Gazete’de yayınlanan bir Cumhurbaşkanı kararıyla 11 ildeki bazı alanlar orman sınırları dışına çıkarıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla orman alanı dışına çıkarılan 1 milyon metrekarelik alan Antalya, Balıkesir, İstanbul, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla, Mersin, Sivas, Trabzon ve Yozgat’ta bulunuyor. 

 

Kararda orman dışına çıkarılan alanların, iki katından az olmamak üzere, devletin hüküm ve tasarrufu altında veya Hazine’nin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazlardan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Orman Genel Müdürlüğü’ne orman tesis edilmek üzere tahsisinin yapıldığı ifade edildi.

 

Türkiye’de ormanlık alanların orman sınırı dışına çıkarılması için yanması ya da kuraklık sebebiyle bozulması gibi gerekçelere ihtiyaç yok. 

 

Neden derseniz, hemen yakın geçmişe gidelim.

 

Bu arazilerin ormanlık alan dışına çıkarılmasına gerekçe olarak, 6831 sayılı Orman Kanunu’na 2018’de eklenen 16’ıncı ek madde gösterildi.

 

Bu maddenin doğrudan, Cumhurbaşkanlığı ve Hükümet Sistemi’ne geçişle bir ilgisi var. Bir bakıma, “tek adam rejimi” ormanların kolayca araçsallaştırılıp harcanabilmesinin önünü açmış oldu.

 

Daha önce Meclis’ten geçerken büyük tartışma yaratan ormanlık alanların imara açılmasını düzenleyen kanunun uygulama yönetmeliği geçtiğimiz yıllarda, Cumhurbaşkanlığı ve Hükümet Sistemi’ne uyarlanarak yeniden düzenlendi.

 

Orman alanlarının imara açılması konusunda, Bakanlar Kurulu yerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı teklif hazırlayıp Cumhurbaşkanı’na sunuyor. Cumhurbaşkanı da, orman dışına çıkarılarak imara açılacak alanların sınırını belirleyip ilan ediyor.

 

Bu kararlar, başkanlık sistemine geçildikten sonra ilk kez 8 Temmuz 2018’de, yine altında Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla Bakanlar Kurulu kararıyla alındı.

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başkanlık sistemine geçildikten sonra 2019-2023 yılları arasında bu yetkiyi toplamda tam 25 kez kullandı.

 

Erdoğan, 2022-2023 yıllarında bu yetkiye dayanarak 14 karara imza attı.

 

Cumhurbaşkanlığı’nca hazırlanan, “6831 Sayılı Orman Kanunu’nun Ek 16’ncı Maddesi Kapsamında Orman Sınırları Dışına Çıkarma İşlemlerine İlişkin Yönetmelik”e göre, sınırları Cumhurbaşkanı’nca belirlenecek yerler, yönetmelik kapsamında orman sınırları dışına çıkarılabiliyor.

AKP hükümetleri tarafından ormanların “ekonomik bir kaynak” olarak görülmesi ve oluşturulan ormancılık politikalarının doğa koruma politikalarını esas almak yerine, ekonomik büyüme odaklı liberal ekonomik politikalarını temel alması yaşadığımız gerçekliğin esas sebebi.

 

Söz konusu alanlar, “Tarım ve Orman Bakanlığı’nca bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında hiçbir yarar görülmeyen ve tarım alanına dönüştürülmesi de mümkün olmayan, 28 Nisan 2018 tarihi itibarıyla üzerinde yerleşim yeri bulunan ve yerleşim yeri oluşturulması uygun olan taşlık, kayalık, verimsiz ve fiilen orman vasfı taşımayan yerler” olarak belirlendi.

 

Orman Kanunu’nun 16’ncı ve 17’nci maddeleri, zaruret ve kamu yararı olması, maden, enerji ve diğer bazı uygulamalar için ormanlık alanların orman sınırı dışına çıkarılmasına izin veriyor.

 

Anayasa’nın 169’uncu ve 170’inci maddeleri ile 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 2’nci maddesine açıkça aykırı olarak hazırlanan bu yönetmelikle ormanlar, tam anlamıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın arsa üretim merkezine dönüştürülüyor.

 

Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, bu konuya dikkat çektiği değerlendirmesinde, şu ifadelere yer vermişti:

 

“Anayasa’nın 169’uncu maddesinde, ‘Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler ile (..) şehir, kasaba köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında orman sınırlarında daraltma yapılamaz’ hükmü bulunmasına karşın; yönetmelikle, bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında hiçbir yarar görülmeyen ve tarım alanına dönüştürülmesi de mümkün olmayan yerlerin orman sınırı dışına çıkarılması amaçlanıyor.

 

Yönetmeliğin dayanağı olan, 2018’de 7139 sayılı torba kanunla Orman Kanunu’na eklenmiş olan Ek 16’ncı madde Anayasa’ya açıkça aykırıdır. Buna rağmen, bu maddeye yönelik yapılmış olan itiraz Anayasa Mahkemesi’nin 16.07.2020 tarihli kararıyla reddedilmiştir. Ancak, hem Ek 16’ncı madde hem de bu maddeye dayanarak hazırlanmış olan yönetmelik, Anayasa’nın 169’uncu maddesinde bulunan ‘aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen’ ifadesinin daraltıcı anlamını yok saymaktadır.”

 

Türkiye coğrafyasının yüzde 28,7’sini kaplayan toplam 22 milyon 343 milyon hektar ormanlık alan mevcut. 

 

Bugüne kadar, 2B kapsamında 626 bin hektar orman alanı, orman niteliğini kaybettiği gerekçesiyle orman sınırları dışına çıkarıldı. 

 

2012-2022 yılları arasında toplam 406 bin 172 hektar orman alanı fiilen orman ekosistemi olma özelliğini kaybetti.

 

2012-2022 yılları arasında toplam 63 bin 979 adet tahsise izin verildi.

Özellikle 2010’dan sonra artan bu eğilim, 2018’deki ekonomik krizle birlikte büyük bir ivme kazandı. Ekonomiyi ihracat ile enerji ve inşaat sektörleriyle ayakta tutmaya çalışan bu iktidar, bu sektörleri ormanları yok ederek ayakta tutmaya çalışıyor.

 

2012-2022 arasında yapılan bu tahsislerde, madencilik ve enerji ön sıralarda yer alırken, orman tahsisi bakımından enerji tesisleri içinde en yüksek pay enerji iletim hatlarına ait.

 

2023 yılına kadar 811 bin hektar orman alanının ormancılık dışı amaçlar için tahsis edildiği belirtildi.

 

Hem 2B düzenlemesini hem de orman sınırı dışına çıkarılan alanları topladığımızda 1,43 milyon hektar alan ormanın kaybedildiğini görüyoruz.

 

Ormanlık alanların, orman sınırı dışına çıkarılmasıyla ilgili son karara ilişkin İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Doğanay Tolunay ile konuştuk.

 

Tolunay, “Buralar aslında ormanın işgal edildiği, orman vasfının yok edildiği, suç işlenmiş yerler. Ceza alması gerekenler ödüllendiriliyor. Bu şekilde orman işgalleri artabilir. Orman vasfını kaybeden alanlar için 2B yönetmeliğinde 31.12.1981 tarihi sınırlaması vardı. 2B, sadece bu tarihten önce orman niteliğini kaybeden alanları kapsıyordu. 2B’ye sokamayacakları yerleri orman sınırları dışına çıkarıyorlar. Bu uygulama Anayasa’ya aykırı. Bu kararları ormancılar 2C kararları olarak nitelendiriyor”. ifadelerini kullandı.

 

Tolunay, ek 16’ncı maddede yer alan, “orman alanları dışına çıkarılan miktarın iki katı kadar alan Hazine’den Orman Bakanlığı’na devredilir. Buralarda yeni ormanlar kurulur” hükmüne ilişkin eleştiride bulunarak, “Bugüne kadar yapılan uygulamalarda orman sınırı dışına çıkarılan alanların iki katı kadar alan tahsis edilip edilmediği belli değil. Bu duruma zaten 2019-2020 Sayıştay raporlarında da değiniliyor”. dedi.

 

Türkiye’de AKP iktidarı, ülke ekonomisini iyileştirmek ya da büyütmek için doğal varlıkları sermayenin, işgalcinin, talancının emrine kurbanlık olarak sunuyor.

 

AKP hükümetleri tarafından ormanların “ekonomik bir kaynak” olarak görülmesi ve oluşturulan ormancılık politikalarının doğa koruma politikalarını esas almak yerine, ekonomik büyüme odaklı liberal ekonomik politikalarını temel alması yaşadığımız gerçekliğin esas sebebi.

 

Mevcut iktidar, uzun zamandır, ormanları mutlak korunması gereken bir ekosistem olarak değil de, bir arsa veya arazi olarak görerek, kalkınmanın bir aracı haline dönüştürmeye çalışıyor.

 

Özellikle 2010’dan sonra artan bu eğilim, 2018’deki ekonomik krizle birlikte büyük bir ivme kazandı. Ekonomiyi ihracat ile enerji ve inşaat sektörleriyle ayakta tutmaya çalışan bu iktidar, bu sektörleri ormanları yok ederek ayakta tutmaya çalışıyor.

 

Türkiye’de ormansızlaşmanın son fotoğrafı böyle…

Pelin Cengiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir