“Kürt olduğum için CHP içinden düşmanca eleştiriler alıyorum”
CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’ndan söz alan Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu çarpıcı açıklamalarda bulundu. Parti içindeki değişimci gruba yaklaşan Tanrıkulu, Kılıçdaroğlu’nu Özdağ ile gizli protokol yapmak, dolayısıyla Kürtleri kaybetmekle suçladı.
Değerli dostlarım, hepinizi CHP Diyarbakır Milletvekili olarak saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Evet zor zamanlardan geçiyoruz.Halkımıza söz verdik; ikinci yüzyılda halkımızın iktidarını gerçekleştireceğiz dedik, gerçekleştiremedik. Kaybettik, kaybettik değerli arkadaşlar. Ve bunun özeleştirisini yapamadık, maalaesef yapamadık. 28 Mayıs’tan sonra kapsamlı bir özeleştiri sürecini başlatamadık, yapmadık. Geriye çekildik ve seçmenlerimizi küstürdük, öfkelendirdik.
Şimdi işte bu kurultay, bir muhasebe kurultayı aynı zamanda… O nedenle herkesin burada konuşması lazım. Nerede hata yaptık, nerede yanlış yaptık, bunların büyük bir cesaretle ortaya konulması lazım. CHP’nin bugünkü hali, benim kendi gözlemim, hal değil… İkinci yüzyıla girdik, hem partimiz yorgun, hem cumhuriyetimiz yorgun. İkinci yüzyıla girerken iktidar olmalıydık. İkinci yüzyılı biz inşa etmeliydik. Ama yapamadık, verdiğimiz sözleri yerine getiremedik.
Arkadaşlar bakın bir kez daha ifade ediyorum. 14 Mayıs’a kadar iyi götürdüğümüz süreci maalesef, 14-28 Mayıs arasında heba ettik. 14 Mayıs’a kadar bizim düsturumuz neydi? Adaletti, eşitlikti, insan haklarıydı, refahtı, toplumsal barıştı ama birdenbire döndük ve elde ettiğimiz güveni yerle bir ettik. Gizli protokollerle bunu yaptık. Üzülerek ifade ediyorum, o protokolün aktörleri bugün salona girdiler. Ekranlarda izledim ve son derece kırıldım.
Demek ki bunlardan bir ders çıkarmamışız. Bu eleştirileri hiç dikkate almamışız. Evet genel başkanımız ifade etti, Sivas’tan ötesine gidemiyorduk. Evet ben bunun tanığıyım. Ben partiye katıldığım zaman dostlarım sen kendini harap ediyosun demişlerdi, 2010 yılında… Hayır demiştim, eğer biz Türkiye’de demokrasiyi, barışı inşa edeceksek, Cumhuriyet Halk Partisi’yle beraber inşa edeceğiz demiştim.
O zamandan bu zamana emek veriyorum. Katıldığım günden beri hep ben eleştirildim parti içinde. Dostça eleştiriler de aldım ama düşmanca bir bakışla da karşı karşıya kaldım. Bunun nedenini bu kurultayda kayda geçmesi için söylüyorum. Bir, insan hakları savunucusu olduğum içindi, ikincisi Kürt olduğum içindi! Bu kadar açık! Bu kadar açık! Bana gösterilen tepki hiç kimseye gösterilmedi. Ama ben burada CHP Diyarbakır Milletvekili olarak konuşmaktan da onur duyuyorum. Bunun da bilinmesini istiyorum.
Değerli arkadaşlar, bakın her yenilgiden sonra siyasetçilerin ilk yaptıkları şey kendilerini korumak. Onun dışında yaptıkları ilk şey de Kürtleri bir tarafa atmak. İnanın bu seçimde de böyle oldu değerli arkadaşlar. O yarattığımız güven duygusunu 14-28 Mayıs arasında heba ettik, heba! Her gittiğimizde yerde bana soruyorlar, neden bunu yaptınız, neden bizim güvenimizi kırdınız? Şimdi işte yeniden güven zamanı, bu güveni bu kurultay inşa etmek zorundadır. Halkın bizden beklentisi budur. Bunu başarmalıyız, bunu yapmalıyız. Bizler değişmeden Türkiye değişmez. Bunu birlikte başaracağız. Hepinize selam ve sevgilerimi sunuyorum.
