İlişkiler nasıl biter?

İlişkiler nasıl biter?

Karşı taraf sizinle yeni deneyimler yaratmak için çaba sarf etmiyorsa, yeri geldiğinde çok sevdiğiniz bir eğlenceniz ya da zevkinize fedakârlık gösterip eşlik etmiyorsa, eve girdiğinizde muhabbetle paylaşacağınız çok da ortak bir konunuz yoksa o ilişki er geç biter.

Sevgilinizle, partnerinizle hatta evliyseniz eşinizle sıklıkla adeta bir oda arkadaşlığı ya da otel paylaşır gibi hissettiğiniz oluyorsa artık zevklerinizin, isteklerinizin çok da uyuşmadığını fark ediyorsanız, tüm bunlar bir ilişkinin zorla yürütüldüğünün işaretleridir. Partneriniz ya da eşiniz kariyer, çocuklar, gelecekle ilgili hayaller ve peşinde olduğunuz heyecanlar gibi hemen her konuya farklı yaklaşıyorsa her alanda farklı ajandalarla ilerlemek istiyorsa, duyarlılıklarınız bambaşkaysa ve istekleriniz de birbiriyle pek uyuşmuyorsa o ilişki artık gerçek bir ilişki olmaktan çıkmış demektir.

Ne var ki insanın doğası var olan düzeni korumaya eğilimlidir, pek de rahatı kaçsın istemez hatta bazen sırf bu nedenden değişikliğin, yeniliğin ve düzenin değişmesinin getireceği stresten kaçar da onu sıkan, bayan, mutsuz eden düzene meydan okuyup, onu boğan sıradanlıklara ya da çatışmalara kafa tutmaya cesaret etmez.

Oysaki bir ilişkide bağınız zayıflıyorsa ya da aksine çok da ortak paylaşımınız olmadığı halde hiç kendinize ait alanınız ve özgürlükleriniz yoksa ilişki yavaş yavaş boğar. Bir ilişkide ideal olan ortak değerler, ortak keyifler ve birlikte yeni anılar yaratma hevesidir. Tüm bunlarla birlikte ilişkide ideal olan elbette zaman zaman eşlerin birbirlerine bıraktıkları alan ve bağımsız keyiflerdir ancak hiçbir şekilde ortak zevklerde ve keyiflerde buluşulamıyorsa o ilişkide sorun var demektir.

Artık bir ev arkadaşlığı ya da otel odası paylaşır gibi hiçbir ortak muhabbet kuramaz hale geliyorsanız o ilişki artık pek de ilişki gibi değildir. Aslında işaretler yayılarak devam eder, ta ki siz yüzleşene kadar…

Hayatınızı paylaştığınız partnerinizle diyelim aynı evde yaşadığınız romantik ilişkiniz artık yavaş yavaş iflas etmek üzereyse tıpkı sağlığınızla ilgili olarak bedeninizin verdiği sinyaller gibi ilişkiniz de bariz işaretler vermeye başlar. Uzatmaları oynayan ilişkilerde en sık rastlanılan işaretlerden biri de partnerinizle arada derede mecburi bazı ortak paylaşımlar dışında aslında bambaşka hayatlar yaşamaya başlamanız, dertlerinizin, keyiflerinizin, isteklerinizin ve hayat kavganızın sizi aslında bambaşka dünyalara çekmesidir. Artık bir ev arkadaşlığı ya da otel odası paylaşır gibi hiçbir ortak muhabbet kuramaz hale geliyorsanız o ilişki artık pek de ilişki gibi değildir. Aslında işaretler yayılarak devam eder, ta ki siz yüzleşene kadar…

Günün sonunda hiç dibinizden ayrılmayan bir partner de ne yaptığınıza hiç oralı olmayan ve sizi kendi dünyanıza salan bir partner de asla mutlu edemez. Karşı taraf sizinle yeni deneyimler yaratmak için çaba sarf etmiyorsa, yeri geldiğinde çok sevdiğiniz bir eğlenceniz ya da zevkinize fedakârlık gösterip eşlik etmiyorsa, eve girdiğinizde muhabbetle paylaşacağınız çok da ortak bir konunuz yoksa o ilişki er geç biter. Velev ki devam ederse de siz bitersiniz. Ne yaşam enerjiniz kalır ne de yaşama hevesiniz…

Partnerlerin hayatlarında işler güçler istediği kadar farklı olsun eğer akşam aynı çatı altında muhabbetle buluşmalar yerini her harekette göze batmalara bırakıyorsa o ilişki iki yetişkini zorla iliştiren iflah olmaz bir eziyet demektir. Her şeyden önce hayat böyle bir zorlamaya da hiç değmez ama siz, önce kendiniz her şeye değersiniz.

Cenk Erdem
Latest posts by Cenk Erdem (see all)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir