Kim yatıyor burada?
Ben yatıyorum, Johnny.
Vay, o yatan sen misin?
Evet, ölüyüm şimdi.
Gürgen dalına tünemiş bir baykuş, gözünü kırpmadan bizi seyrediyor. Uğursuzluğun ve bilgeliğin sembolü. Şeytanın sırdaşı mı, bir evliyanın evcil hayvanı mı?
Highgate Mezarlığı’nın Batı bölgesinde Viktor ve ben Elizabeth Siddal’ın [1829-1862] kabrini kazıyoruz! Hani şu Ressam-ı Azam, Sultan-ı Şuara Dante Gabriel Rossetti’nin karısı. Rossetti, zavallıcığın mezarını açtırıp saçlarından şiir defterleri sökmüştü. Biz de Ejder Efendiyev’in cesedini Lizzie’nin iskeletiyle başgöz edeceğiz. Bunu planlamamıştık. Denk geldi. İhtimaller sahasında tesadüflerin sevkiyle Azrail’le paslaştım ve ismini birkaç hafta öncesine kadar bilmediğim bir kadıncağızın ebedî uykusunu bölüyoruz!
Mezarlık, öbür dünyanın toprağından, taşından kurulmuş sanki. Islak yarasalar, mağara örümcekleri ve fosforlu akrepler köşe kapmaca oynuyor. Gotik mozoleler ve mezar taşları arasında meşum fısıltılar yankılanıyor. Bir zombi-palyaço çıkagelecek ve bize balon verecek şimdi!
Viktor, toprağı azimle kazarken, kesik kesik konuşuyor: “Buraya… ‘Hayalet Tarlası’ derler… Highgate’teki hortlak nüfusunun… ölü sayısına eşit olduğuna dair… bir makale okumuştum.”
“Batıl inanç uğursuzluk getirir” diyorum başımı kaldırmadan.
Durup soluklanıyor: “Hayaletlere inanmaz mısınız?”
Küreğimdeki çamuru atıyorum: “Asla.”
Birkaç sene sonra benim de kurşunlanıp hayalete dönüşeceğimden tümüyle habersizim. Akıbetimi bilsem, istikbalin korkunçluğu, şimdiki korkumu tümden silerdi.
Batıl inanç uğursuzluk getirir.
***
“İsteklerini sınırla, arzularını dizginle, öfkeni bastır, haddini bil, sesini kes, öyle kal. Ölünceye kadar.” Nerdeee! Kendi kendime telkin ettiğim ve yıllarca bağlı kaldığım prensiplerim tuzla buz olmuştu.
Biliyorum, hiçbir durum, öfke sayesinde daha kötüye götürülemeyecek kadar kötü değildir. Evet, sesi sonuna kadar açılmış budalalıktır öfke. Lakin, bana babam Payidar Bey’den miras kalan hiddeti bünyemden tümüyle söküp atamıyorum. Derinlerde saklanıyor. Halbuki babam beni sevmez, ben babamı; gene de ona benzemekten tümüyle sakınamıyorum… Viktor’un şiirsel hediyesini kullanarak cinayet işledim. Puşkin’in piştovuyla… Ne zaman iki beladan birini seçmem gerekse, daha önce denemediğimi seçiyorum: Kötek yemek varken, kâtil oldum.
Gözleri faltaşı gibi açılmış onlarca şahit… Cesedin başında feryat figan ağlaşanlar… Homurdanıp söverek üstüme yürüyenler…
Şampiyondan sonra ölme sırası bende. Ve besbelli ondan önce gömüleceğim!
Yaratıcılık, muhatabını saygı çerçevesinde şoke etmektir.
***
Viktor Shishkin, Hızır gibi yetişti. Efendiyev’in başucunda ağlayanları kışkışladı. Beni linç etmek için üstüme yürüyenleri dehledi.
Dehşetten başım dönüyordu: “Dostum, siz Galler’de değil miydiniz?”
İzahı kısa kesti: “Akşamüstü döndüm. Size rastlamak ümidiyle kulübe uğradım. İyi ki de_”
“Fakat nasıl?..”
“Ne nasıl?”
“…insanlar bir sözünüzle dağıldılar?”
“Burada beni severler; tanıdıkça siz de seveceksiniz.”
***
Elizabeth Siddal’ın kabrini eşelerken, Viktor içine düştüğümüz çılgınlığı sürekli konuşarak yumuşatmaya mı çalışıyor? Öyle galiba:
“Freud haklıydı: Mutluluk muhal. Mutluluk… cılız bir varsayım.” Kazma sallarken konudan konuya atlıyor: “Cinsellik ise hazdan çok güvenlikle ilgili. Kadınlar bu nedenle üniformalıları beğeniyor.” Mola veriyor ve üşüyen ellerine hohlayıp alnındaki teri siliyor: “Tanrı hakkında elimizde yeterince ipucu yok ve görünen o ki Tanrı’nın elinde de bizimle ilgili yeterince ipucu yok.” Kazarken, cesedi işaret ediyor çenesiyle: “Buna ‘Arizona İmecesi’ denir. Yani öldürdüğün kimseyi gömmene bir dostunun yardım etmesine.” Rahmetli şampiyonu çekiştirip çukura yuvarlıyoruz. Vaziyetle tümden alakasız bir şey söylüyor: “Yaratıcılık, muhatabını saygı çerçevesinde şoke etmektir.”
***
Kulüplere gitmeyeceğim bir daha.
Afyon tüttürüp absent içmeyeceğim.
Bohemliğe paydos.
Kimseyle dalaşmayacağım.
Viktor’un dostluğundan şüphe etmeyeceğim.
Türkiye’ye dönüp Tanpınar’la tanışacağım.
Hayat kısa. Ne kadar ömrüm kalmıştır ki şunun şurasında?
İnsanlar ikiye ayrılır: Ölüler ve ölmekte olanlar.
Tefrikanın tüm bölümlerini okumak için yukarıdaki görsele tıkla ☝️
Yorum Yazın