Ekonomi yönetimi ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı asgari ücrete yılın ikinci yarısı için zam yapılmayacağını söyledi. Çalışanların hevesleri kursaklarında kaldı. Onlar Türkiye’nin gerçek survivorları...
Ülkemizde emekçilerin önemli bir bölümü asgari ücret alıyor. Bu ücret ve yüzde on üstünde alanlar çalışanların yarısını oluşturuyor. Tekstil, inşaat ve turizm sektörlerinde asgari ücretli çalışan sayısının toplam o sektörlerde çalışanlara oranı yüzde 80’i buluyor. Ekonomi dünyasında asgari ücret, çalışanların temel yaşam ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için belirlenen en düşük maaş seviyesidir. Birçok Avrupa ülkesinde yeni işe başlayanlara ve niteliksiz işgücüne verilen asgari ücret ülkemizde emekçilerin önemli bir bölümünü ilgilendirdiği için yaşamsal bir öneme sahip. Slovenya’da asgari ücretle çalışanların sayısı yüzde 15’lere ulaşırken, İspanya’da yüzde 1 civarında. Sadece asgari ücretle çalışan sayısı değil alınan asgari ücret tutarı da çok önemli.
Ekonomi yönetimi ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı asgari ücrete yılın ikinci yarısı için zam yapılmayacağını söyledi. Çalışanların hevesleri kursaklarında kaldı. Onlar Türkiye’nin gerçek survivorları (Hayatta Kalan). Türkiye'de ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde asgari ücret düzeyleri ve bu ücretlerin satın alma gücü arasındaki farklar, ülkelerin ekonomik refah seviyeleri hakkında önemli ipuçları verir.
AB ülkeleri arasında asgari ücretler büyük farklılıklar gösteriyor. Eurostat verilerine göre, 2024 yılı itibarıyla AB ülkelerinde asgari ücretler, Bulgaristan'daki 477 Euro'dan Lüksemburg'daki 2,571 (92.485 TL) Euro'ya kadar geniş bir yelpazeye yayılmakta. Türkiye ise 2024 yılı itibarıyla 613 Euro olan asgari ücretiyle, AB ülkeleri arasında en alt sıralarda yer alıyor. Kaldı ki döviz kurunun baskılanmasından dolayı TL’nin bir süredir değerlendiğini de hesaba katmak lazım. Bir başka deyişle TL, yabancı paralar karşısında meydana gelen enflasyon kadar değer kaybetseydi, asgari ücretin Euro cinsinden değeri de daha düşük olacaktı.
Asgari ücretlerin nominal değerleri kadar, bu ücretlerin satın alma gücü de önemli bir gösterge olarak karşımıza çıkar. Satın alma gücü paritesi (PPP) ile yapılan hesaplamalar, ülkeler arasındaki fiyat seviyelerindeki farklılıkları ortadan kaldırarak, asgari ücretlerin gerçek değerini ortaya koyar. Örneğin, Almanya'daki asgari ücret nominal olarak en yüksek seviyelerde yer alsa da, PPP ile hesaplandığında satın alma gücü açısından AB ülkeleri arasında orta sıralarda yer almaktadır.Türkiye'de asgari ücretin satın alma gücü ise, AB ülkelerine kıyasla oldukça düşüktür. İstanbul Planlama Ajansı'nın (İPA) yaptığı araştırmaya göre, Türkiye'de asgari ücretle geçinen bir kişi, maaşının %19'unu mutfak ihtiyaçlarına harcamak zorundayken, İngiltere'de bu oran %3'tür. Bu durum, Türkiye'deki yüksek enflasyon ve gıda fiyatlarındaki artışın bir sonucu. Aynı araştırma, Türkiye'deki bir asgari ücretlinin maaşıyla sadece 40 kilo kıyma alabilirken, İngiltere'deki bir asgari ücretlinin 296 kilo kıyma alabileceğini göstermekte...
Türkiye'de asgari ücretin nominal değeri düşük olmasına rağmen, yüksek enflasyon ve yaşam maliyeti nedeniyle bu ücretin satın alma gücü daha da azalmakta ve çalışanların yaşam standartlarını olumsuz etkilemekte... Açlık sınırının 18.978 TL olduğu düşünürsek, asgari ücretli gerçek bir survivor olmalı. Yılın ikinci yarısı onlar için çok ama çok zor olacak.
YILIN İKİNCİ YARISI ONLAR İÇİN ÇOK AMA ÇOK ZOR OLACAK
Sonuç olarak, Türkiye ve AB ülkelerindeki asgari ücret düzeyleri ve satın alma güçleri arasındaki farklar, ülkelerin ekonomik yapılarına, enflasyon oranlarına ve yaşam maliyetlerine bağlı olarak değişmektedir. Türkiye'de asgari ücretin nominal değeri düşük olmasına rağmen, yüksek enflasyon ve yaşam maliyeti nedeniyle bu ücretin satın alma gücü daha da azalmakta ve çalışanların yaşam standartlarını olumsuz etkilemekte...
Açlık sınırının 18.978 TL olduğu düşünürsek, asgari ücretli gerçek bir survivor olmalı. Yılın ikinci yarısı onlar için çok ama çok zor olacak. AB ülkelerinde ise, daha yüksek nominal ücretler ve daha düşük enflasyon oranları, çalışanların alım gücünü artırarak, ekonomik refah seviyelerini yükseltiyor. Bu bağlamda, Türkiye'nin asgari ücret politikalarını gözden geçirerek, çalışanların yaşam standartlarını iyileştirmek için daha etkili çözümler üretmesi şart. Sadece asgari ücret seviyesini yükseltmek de yeterli olmayacak. Gıda asgari ücretlinin belki de en önemli harcama kalemi. Bütün dünyada gıda fiyatları düşerken ülkemizde yükselmesinin önüne geçmek için tarım ve hayvancılık politikalarının da yeniden tasarlanması gerekecek. Acun Ilıcalı’nın “Survivor” yarışmasında gerçekten açlık çeken var mı bilmiyorum ama ülkemizde milyonların açlıkla sınav verdiğini çok iyi biliyorum.
Yorum Yazın