2023 yılı ile birlikte rüyamızda Şimşek’in yeniden çaktığını gördük. Yüksek faiz, yüksek kur, sudan ucuz Türkiye yerli yabancı sermayenin ağzını sulandırdı. Uzun zamandır gelmedikleri kadar çok daha yüksek montamlı geldiler. Şimdi gitmesinler diye adaklar adıyoruz. Yerli yabancı tüm kuruluşlar “Aman sakın merkez bankası faizi düşürmesin, bankaların mevduat faizlerini düşürmeyecek önlemler alsın” diye ver yansın ediyor.
Dünyada faiz totoya iyimserlik hakim; Geçen haftaki veriler faiz indirimi beklentilerini iyice yeşertti. İsviçre merkez bankası süpriz faiz indirimine gitti. İngiltere merkez bankası (BOE) faizi sabit tuttu ama, %2 gelen İngiltere enflasyonu, bu yıl iki defa faiz indirimi beklentisini zirve yaptırdı.
ABD haftalık işsizlik verileri yüksek, Mayıs konut başlangıçları, inşaat izinleri düşük geldi. Fed imalat endeksi ise beklentilerin oldukça altında açıklandı… Bu veriler sonrası FED in bu yıl iki defa faiz indirimine gideceği ve buna Kasım ayıyla birlikte başlayacağı beklentisi yeniden gündemi alevlendirdi.
Japaonya çekirdek enflasyonu ile imalat ve hizmet endeksleri beklentinin altında geldi. ABD hariç tüm dünyada enflasyon ciddi zayıflıyor. Çin den gelen karmaşık verilerde hoş değil. Tüm dünyada enflasyonla birlikte imalat, hizmet üretimi geriliyor. Böyle devam ederse dünyanın sert durgunluğa gireceği endişesi başlayabilir ki, bu durum merkez bankalarının beklenenden önce ve daha sert faiz indirimlerine gitmesine yol açabilir.
Tüm dünyada enflasyon düşerken Türkiye’de akıl almaz enflasyonları yaşadık. “Nas var, Türkiye modeli, ben ekonomistim söylemleri” ile fakirleştik, borçlarımız artı, merkez bankamızın kasası yekle yeksan oldu. Şimdi yeniden ortodoks ekonomik modele geri döndük.
TÜRKİYE ENFLASYONDA ZİRVE GÖRDÜ
Hemen hemen tüm uzmanlar ve ekonomi kurmayları Mayıs ayında Türkiye’nin enflasyonda zirveyi gördüğünde hem fikir. Enflasyon da keskin düşüş bekliyor ekonomi yönetimi. Ne büyük başarı değil mi? Dünyanın şu ortamında keskin düşmezse şaşırmak gerekir.
Yeni gündem yılsonunda %40 altı enflasyon görür müyüz tartışması. Major ülke enflasyonları %2 ile %2,5 arası enflasyon hedeflerken Türkiye’nin mucizesi %40 altı enflasyon. Yılbaşında 100 liraya aldığımız bir mal ve hizmeti 2024 Aralık ayında en iyi veri TÜİK e göre 140 liraya alacağız.Tüm dünyada enflasyon düşerken Türkiye’de akıl almaz enflasyonları yaşadık. “Nas var, Türkiye modeli, ben ekonomistim söylemleri” ile fakirleştik, borçlarımız artı, merkez bankamızın kasası yekle yeksan oldu. Şimdi yeniden ortodoks ekonomik modele geri döndük.
Babacan, Şimşek, Ağbal benzer programlar uyguladı. Ardından Bayraktar’ın dehasına, sonra Nebati beyin gözlerinden çıkan ışığa takıldık. Şimdi de Şimşek’in çakıp tüm Türkiye’yi aydınlatmasını bekliyoruz.
ŞİMŞEK BAŞARILI OLUR MU?
Bence imkansız. Aynı uygulamaları yapıp farklı sonuçlar beklemek ne kadar akıllıca emin olamıyorum. 2003 yılı ile birlikte benzer ekonomik programları defalarca uyguladık. Babacan, Şimşek, Ağbal benzer programlar uyguladı. Ardından Bayraktar’ın dehasına, sonra Nebati beyin gözlerinden çıkan ışığa takıldık. Şimdi de Şimşek’in çakıp tüm Türkiye’yi aydınlatmasını bekliyoruz.2003 ile 2013 yılları arasında bu ekonomik modelle düze çıkma şansımız vardı. Defalarca yazdığım gibi IMF, AB, sıkı Maliye politikaları çıpaları ve genç, dinamik, yıpranmamış yeni bir iktidar vardı. Ülke bugün ki gibi sudan ucuzdu. Ülkeye döviz yağdı. O döviz yağarken sanayi ve tarımda üretime ağırlık vereceğimize, ithalatı ikame yatırımlara koşacağımıza yol, köprü, havalimanı ihalelerine koştuk. Döviz bollaşınca ithal mallar sudan ucuza gelmeye başladı, tarımda ve sanayide yerli mallar pahalı kaldı. Bu durumu dengeleyeceğimize tüm üreticiyi, ithalatçı ve komisyoncu yaptık.
2008 Mortgage krizi sırasında döviz Türkiye’den çıkmaya başlayınca ithalat mal ve hizmetleri birden artı, enflasyon arttı. Yine ayılmadık. 2009 yılıyla beraber Major merkez bankaları dünyayı paraya boğdu. Bu paradan aslan payı yine Türkiye’ye geldi. Yine ithal mallar ucuzladı, yerli üretim pahalı kaldı. Ülkeyi yönetenler yine uyudu. 2013 yılına kadar daha çok tarım ve sanayi üreticimiz ithalatçı, komisyoncu oldu. 2013 yılından sonra gerçek yabancı yatırımcı bir daha dönmemek üzere çıkıp gitmeye başladı. Sonra dönem dönem yüksek kar için Türkiye’ye kısa vadeli gelip gittiler.2023 yılı ile birlikte rüyamızda Şimşek’in yeniden çaktığını gördük. Yüksek faiz, yüksek kur, sudan ucuz Türkiye yerli yabancı sermayenin ağzını sulandırdı. Uzun zamandır gelmedikleri kadar çok daha yüksek montamlı geldiler. Şimdi gitmesinler diye adaklar adıyoruz. Yerli yabancı tüm kuruluşlar “Aman sakın merkez bankası faizi düşürmesin, bankaların mevduat faizlerini düşürmeyecek önlemler alsın” diye ver yansın ediyor.
Ülke 2003 yılına göre çok daha fazla borçlu, çok daha fazla fakir ve kasası çok daha boş. 2013 yılında ülkeye 70 milyar dolar girdiğinde merkez bankası kasası 60 milyar dolar üstü net artıdaydı. Son üç ayda benzer para girdi swapsız nette ancak artıya geçebildik.
Bu borç nasıl ödenir? Ülke gırtlağa kadar borçta. Üstelik 2003 ile 2023 yılları arasında olduğu gibi gelen dövizin on yıl kalacağını hiç sanmıyorum. Hazine döviz bazında yıllık %10 civarında borçlanıyor. Geçenlerde İşbank sendikasyon kredisi aldı. Euribor ve Sfor artı %2,5 ile borçlandı. Bu şu demek Euro yu %6,5 ile Doları %7,5 ile borçlandı. Döviz kuru %20 artsa %8 ile %10 ile borç ödeyeceğiz. Can mı dayanır buna?!Borcu ödemek için üretmek zorundayız, üretmek için faizler düşük olmadı. Ama yabancı çıkmasın diye faizleri yüksek turmak zorundayız. Nasıl olacak? Sanayi ve imalat verilerine bakın, nasıl gevşiyor. Korkarım Şimşek sadece rüyalarımız aydınlatacak. Rüyada olmayanlar ise yerli, yabancı zenginin daha zenginleştiğini, dar gelirlinin vergi, zam, gelir azalması ile daha fakirleştiğini görecek.
Altın bir süre yine 2230 – 2420 dolar arasında oyalanacak gibi. Dünya faiz indirimine coşkusu yeniden alevlendi. Dünyada faiz düşerken altının yukarı gitmemesi çok zayıf bir olasılık.
FAİZ DÜŞERKEN ALTININ YUKARI GİTMEMESİ ÇOK ZAYIF OLASILIK
Dolar/TL; Günlük bazda 32,90 ile 32,40 bandında sıkışmaya devam. 31,95 desteği önemli. Zannetmiyorum ama burayı kırarsa 30 civarına kadar inebilir.
Bist100; 11100 puan direnç, 9800 puan destek.
Eur/Usd; 1,06 destek, 1.09 direnç. 1.0635 kuvvetli desteği.
Altın/ons; 2330 doların üstünde tutunmaya çalışıyor. Bir süre yine 2230 – 2420 dolar arasında oyalanacak gibi. Dünya faiz indirimine coşkusu yeniden alevlendi. Dünyada faiz düşerken altının yukarı gitmemesi çok zayıf bir olasılık.
Gümüş; Altın ile benzer. 29,90 doların üstüne kalmaya çalışıyor.
TR 2 ve 10 yıllık tahvil; İki yıllk %43 seviyelerinden alış geliyor. %36,80 destek.10 yıllık da direnç %29 seviyelerinden alış geliyor, destek %25,80 seviyesinde.MB ve bankaların faiz düşürmesine izin vermedikleri için tahvillere gelen alışlar temkinli kalıyor. Bu ay mevduat faizleri gevşemeye başladı. Böyle devam ederse TL mevduatın munzam karşılıklarını büyük olasılık yeniden yükseltirler. Ya da bankalar bunu görüp kendileri mevduat faizlerini yükseltir.
Dünya emtia endeksi; 102 puan desteğine yeniden gevşedi. Nisan ayından beri bu seviye dayanıyor. Burası kırılırsa 95 puan gündeme gelir ki, durgunluk beklentisi yeniden alevlenir.
Yorum Yazın