Bir mühendis, iyi para kazansa da kuryelik yapıyorsa işsizdir. Beş yıllık tecrübesi olan bir mimar asgari ücret ile çalışıyorsa işsizdir. Özel okul anlaşmalı bir matematik öğretmeni, üç ay garsonluk, pazarcılık yapıyorsa işsizdir. Bu adamlar mutlu değildir. İşsizlik Türkiye’nin en büyük ve en derin sorunlarından biri.
Dünyada faiz totoya devam; Önceki hafta beklenti üstü gelen ABD istihdam verileri moralleri bozmuştu. Geçen hafta ise faiz toto beklentilerini değiştirecek veriler geleceğini yazmıştım. Önce ABD tüfe verileri beklenti altında geldi. FED faiz sabit tuttu ama güvercin açıklamalarda bulundu. Ardından ABD üfe verileri beklentilerin oldukça altında geldi. Mayıs üfe beklentisi %0,1 iken eksi %0,2 geldi. ABD çekirdek enflasyonda beklentilerin altında geldi. Geçen haftaya “FED, 2024 yılında faiz indirmeyecek” beklentisi ile başlayan piyasa, haftayı “FED, 2024 yılında bir kere faiz indirir; belki iki defa” beklentisi ile kapadı. Euro bölgesinde ise Nisan ayı sanayi üretimi verileri açıklandı. Beklenti %0,1 artış iken eksi %0,1 gerçekleşti. ECB faiz indirimine devam edecek beklentisini ateşledi. Geçen hafta piyasaların kafasını karıştıran Avrupa Parlamentosu seçimlerinde aşırı sağın zafer kazanması ve Macron’un meclisi feshetmesi oldu. Son üç, beş yıldır aşırı sağ sürekli yükseliyor. Bu durum nedense piyasaları olumsuz etkiliyor. Dünyanın hemen her ülkesinde aşırı sağ, sermayenin bekçisidir, sermaye ne derse onu yapar orta ve uzun vadede. Piyasalar neden böyle tepki gösteriyor anlayamıyorum. Aşırı sağ prim yaptığına göre, Avrupa’da sığınmacılar artık sermayenin istediği bedava işgücünü sağlamış, fazlalık zarar veriyor demektir. Aşırı sağ, sermayenin ihtiyacı kadar sığınmacıyı ülkede bırakacak, arta kalanını sınır dışı edecektir. Kısa vadeli sosyal karışıklık olabilir, hepsi bu.
Her sene milyonlarca işsizi piyasaya çıkarıyor üniversiteler. Aileler için çocuğunu üniversitede okutmak artık hatalı bir hedef, istek gibi duruyor. Türkiye’deki üniversitelerin çoğu üniversite değil zaten.
HER SENE MİLYONLARCA İŞSİZİ PİYASAYA ÇIKARIYOR ÜNİVERSİTELER
TÜİK Nisan ayı işsizlik verilerini açıkladı; Yakında Türkiye’de işsiz filan kalmayacak. Dar tanımlı işsizlik %8,5 seviyesine düşmüş. Mevsim özelliklerinden arındırılmış geniş çapılı işsizlik ise %27,2 oldu. Bence geniş kapsamlı işsizlik bile gerçeklikten uzak. Bir mühendis,iyi para kazansa da kuryelik yapıyorsa işsizdir. Beş yıllık tecrübesi olan bir mimar asgari ücret ile çalışıyorsa işsizdir. Özel okul anlaşmalı bir matematik öğretmeni, üç ay garsonluk, pazarcılık yapıyorsa işsizdir. Bu adamlar mutlu değildir. İşsizlik Türkiye’nin en büyük ve en derin sorunlarından biri. Tüm gençler üniversite mezunu olmak zorunda değil. Üniversite mezunu esnaf, pazarcı, kurye, kalfa, işçi, kurye Türkiye için lüks. Her sene milyonlarca işsizi piyasaya çıkarıyor üniversiteler. Aileler için çocuğunu üniversitede okutmak artık hatalı bir hedef, istek gibi duruyor. Türkiye’deki üniversitelerin çoğu üniversite değil zaten.
Türkiye’nin kredi notu artar mı? Şimşek kalır ve programını devam ettirirse bence not artırımları gelecektir. Merkez bankası döviz rezervinde gerçekten rakamsal olarak takdire şayan bir düzelme var. Nitelik olarak bu artış çok su kaldırır, orası ayrı ama rakamsal olarak şahane iş. Uluslararası kredi kuruluşlarının en çok dikkat ettiği verilerden biri MB nın döviz durumu ve kasasındaki dövizin yabancı borçları ödeyip ödeyemeyeceği verisidir. Özellikle kasasındaki dövizin ülkenin kısa vadeli borçlarına yetip yetmediğine bakarlar. Türkiye’nin Nisan ayına göre kısa vadeli dış borcu 180 milyar dolar. 7 Haziran verilerine göre kasasında 146 milyar dolar var. Böyle giderse yıl sonuna kadar dış borca yetişecek gibi duruyor. Kredi not artırımı beklentisi arttıkça döviz girişi ve TL’nin değerlenmesi doğal süreç olacaktır.
07 Haziran MB ve BDDK verilerine göre; Yabancılar ilgili hafta 540 milyon dolarlık tahvil alımı gerçekleştirmiş. Hisse senedinde ise 542 milyon dolar satış yapmışlar.
Yabancılar neden tahvil alıyor da, hisse ve konut almıyor? Çok basit. Yıllardır ilk defa Türk tahvillerinde deli reel kazanç var. 2023 yılı sonunda ABD 10 yıllık tahvil faizi %5 iken TR on yıllık tahvil faizi %23 civarındaydı. Şimdilerde TR tahvil faizi %28 iken ABD tahvil faizi %4,22 seviyelerinde. ABD de artık faizlerde zirvenin görüldüğü kesin. Konut endeksi 2021 sonunda 250 puandaydı. 2023 sonunda 1100 puanı geçti. Son iki yıl yabancı girişinde aslan payı gayrimenkul iken 2024 yılında bu pay kayboldu. Çünkü Türkiye’de gayrımenkul artık çok pahalı. Hisse senedinde de aynı durum söz konusu. 2021 yılı sonunda Bist100, 1,60 dolar civarındaydı. Burası aynı zamanda beş yıllık dip gibi duruyordu. Bugün 3,20- 3,50 dolar bandında geziyor. Ülkeye döviz yağdığı, herşeyin mükemmel görüldüğü 2005- 2013 yılları arasında 5 doları görmüştük. Son iki yılda dolar bazında %100 değer kazanmış Bist100 e girmeye çok istekli değil tabi yabancı. 2005- 2013 verilerinin çok uzağındayız çünkü.
MB rezervlerindeki toparlanmaya devam. İlgili hafta, brüt rezerv 146,2 milyar dolara çıktı. Swapsız net rezerv 5,9 milyar dolar oldu. Mart sonu brüt rezerv 123 milyar dolar, swapsız net eksi 65,5 milyar dolardı. Brütte 23 milyar dolar, swapsız nette 71 milyar dolar iyileşme var. Niteliği dikkate almazsak büyük başarı.
Döviz mevduat hesapları; İlgili hafta vatandaşlar ve şirketler birer milyar dolara yakın dövizden vazgeçmişler. Yılbaşına göre vatandaşlar 500 milyon dolar, şirketler 10 milyar dolar eksideler. Seçim öncesi vatandaşların döviz hesapları 8 milyar dolar artıya geçmişti.
BİST100 haftaya 10475 puan üstünde tutunarak başlayabilirse biraz daha toparlar. 11000 direnç, 10470 ve 10000 puan destek.
11000 DİRENÇ, 10470 VE 10000 PUAN DESTEK
Dolar/TL; Günlük bazda 32 ile 32,40 bandında sıkışmaya devam. 31,80 desteği çok önemli. Aylık kapanış 30.90 liranın altında kalırsa TL’de çok ciddi değerlenme yaşayabiliriz. Ama aylarca sürecek 32 civarı sıkışma, 31 liraya kadar sıkışık gevşeme daha olasılıklı duruyor.
Bist100; Haftaya 10475 puan üstünde tutunarak başlayabilirse biraz daha toparlar. 11000 direnç, 10470 ve 10000 puan destek.
Dünya Borsalar; Avrupa borsaları desteklerinde tutunuyorlar. ABD borsaları, özellikle S&P, teknoloji hisseleri ile tarihi zirveleri civarında dolaşıyor.
Eur/Usd; 1,0690 destek, 1.0990 direnç. Sanki dip yapmaya çalışıyor buralarda. Euro bölgesi ile sürekli olumsuz haber çıkmasına rağmen direniyor çünkü. 1.0635 kuvvetli desteği. Sanki ufak ufak risk alınır Euro lehine.
Altın/ons; 2330 doların üstüne atamazsa burası direnç olmaya başlayacak. Bu hafta 2330 dolar üstünde kalmayı başarırsa bir süre yine 2230 – 2420 dolar arasında oyalanması olası. Dünya faiz indirimine başladı. Eninde sonunda Fed de başlayacak. Ben 2024 sonbaharında başlayacağını düşünüyorum. Dünyada faiz düşerken altının yukarı gitmemesi çok zayıf bir olasılık.
Gümüş; Altın ile benzer. 29,90 doların üstüne atabilirse kendini; 29,90 ile 31,50 dolar arasında bir müddet oyalanır. 27,50 dolar civarına yaklaşırsa bence risk alınır.
TR 2 ve 10 yıllık tahvil; Geçen hafta Perşembe ve Cuma günleri satış yedi tahviller. Büyük olasılık yabancının kar realizasyonlarıydı. Bu hafta Perşembe günü MB tatil olacağı için verileri görmek için bir hafta daha bekleyeceğiz.İki yıllıkta direnç %45,30, destek %37,20 seviyesinde. 10 yıllık direnç %29, destek %25,75 ve 23,90 seviyesinde. Bu hafta MB tüfe beklenti anketi açıklandı. 12 ay sonraki tüfe beklentisi %31,79 da. Mayıs gerçekleşen tüfe %75,45, buna karşılık iki yıllık tahvil faizi %39 civarından kapadı. 2025 yıl sonu MB tüfe hedefi %20 altı. TR tahviller bence halen çok cazip.
Dolar/Yen; Bir süre önce Yen’e dikkat etmek gerekir diyordum. Henüz bir değer artışı yaşayamadı. Sebebi Japonya Merkez Bankasının tahvil alımlarını azaltmaya gitmesinin ötelenmesi. Parasal genişlemeyi bir türlü azaltma kararı almıyor. Temmuz toplantısında yeni programı açıklanması bekleniyor. Takibe devam. Direnç 160 Yen, Destek 151,80 Yen. Bence hedef 140 Yen.
Yorum Yazın