Vize bir gerçekse bu gerçeğin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları üzerindeki yükünü azaltmak kimin görevi? Banka müdürlerinin mi? Sanmıyorum. Bu göreve en uygun devlet birimi kanaatimce Dışişleri Bakanlığı olmalı. Peki bugünlerde vize alamamayı bırak, vize başvurusu yapamamaktan muzdarip olan Türk halkına bu hizmetin sunulmasına dair bir hizmet standardı anlaşması neden yok?Son dönemlerde vize sorunu şekil değiştirdi. Artık vize değil vize için randevu almak bir sıkıntıya dönüştü. Sebebi belirsiz ama Türk insanı vize randevusu alamıyor.Bankada çalışırken müşterinin biri bizi BDDK’ya şikayet etmişti. Gerekçe olarak da hesabından 50.000 TL nakit çekmek için başvurduğunda o an kasada yeterli para yok denilmiş. 50.000’in şimdinin 250.000’i olduğunu hayal edebilirsiniz sadece 2-3 sene kadar önce yani… Bankalar Kanunu uyarınca bizim parasına el koyduğumuzu ifade ederek BDDK kanalıyla şikayet ileten bu kişi bankacılık dersleri de veren gayet eğitimli bir kişiydi. BDDK’ya izahat vermek için 15 günümüz vardı ve şikayet bana ulaşana kadar biraz süre de geçmişti. Yana yakıla ulaşıp kendisine durumu izah ettiğimiz müşteki aslında gayet makul bir insandı. Kendisine aynı anda 8-10 müşteri böyle tutar talep ettiğinde zorlanabildiğimizi şirin biçimde izah ettik. Diğer taraftan parayı nakit alacağınız zaman önceden haber verseniz daha iyi olur diye bilgi verdik. Öte yandan parayı nakit almanız yerine havale ya da EFT yapabilirdiniz diye bir de akıl verdik. Parayı ne için istediğini bilemesek de IBAN’a para yollamanın sakıncalarından haberdar olduğuna kuşkum yoktu.Sonuçta sayın müşterimizin talep ettiği 50.000 lirayı anında kendisine takdim edememekle ilgili krizi çözüp Bankayı ceza almaktan kurtardık.Ama konumuz banka müdürlerinin güçlüklerle dolu hayatı ya da IBAN’a para yollamanın zararları değil.Konumuz:Kamusal hizmetlerin standardı olarak Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ne işe yarar? Sonuçta bir banka, müşterisine hizmeti sunmak ve hizmet sunulmuyorsa da neden sunulmadığını izahat için devletle hizmet seviyesi anlaşması yapmaktadır. Yabancıların "Service Level Agreement" dediği bu kavramda hizmetin hangi düzeyde sunulacağı konusunda bir taahhüt ve bunun sunulmaması durumunda da bir yaptırım söz konusu olmaktadır.Bankacılık neticede vatandaşa sunulan bir hizmettir. Parası olanlar para arayanlar bu hizmeti bankalardan alır. Dünyanın her yerinde insanlar bankalardan hizmet alır.Dünyanın her yerinde insanlar seyahat de eder.
Vize enflasyona en çok katkı veren maddelerden biridir. 80 Euro vize başvuru ücreti Euro kuru ile beraber artmaktadır. Üzerine bir de Vize şirketinin aldığı ücretleri eklediğinizde ortalama bir vizeye kişi başı başvuru ücreti 5000 TL’yi bulmaktadır. Harcanan emek ve zamanın yol açtığı iş gücü kaybını da eklediğinizde Türkiye ekonomisinin önemli bir sorunu olarak vizeyi yazabilirsiniz.
VİZE, TÜRKİYE EKONOMİSİNİN ÖNEMLİ BİR SORUNU
Türkiye kendisini doğu ile batı arasında bir köprü olarak konumlar. Türkiye’nin batı komşusu Avrupa Birliği’dir; Pazarkule’den 5 adım atsanız AB sınırları içindesiniz demektir ve Türk insanı eğer yeşil pasaportu yoksa Avrupa Birliği sınırlarına vize ile girer.Vizenin 12 Eylül generallerince solcular kaçmasın diye hayatımıza sokulduğunu biliyoruz. Vize enflasyona en çok katkı veren maddelerden biridir. 80 Euro vize başvuru ücreti Euro kuru ile beraber artmaktadır. Üzerine bir de Vize şirketinin aldığı ücretleri eklediğinizde ortalama bir vizeye kişi başı başvuru ücreti 5000 TL’yi bulmaktadır. Harcanan emek ve zamanın yol açtığı iş gücü kaybını da eklediğinizde Türkiye ekonomisinin önemli bir sorunu olarak vizeyi yazabilirsiniz. (Mehmet Şimşek’e subliminal 2. mesajımdır.)Vizeyi 12 Eylül generalleri koydu ama AB fasıllarına riayet etmeyerek, kendince terör tanımları ile kural dışı oynayan mevcut siyasi iktidar da devamı için elinden geleni yapmakta.https://www.gercekgundem.com/guncel/avrupanin-turkiye-raportorunden-vize-serbestligi-aciklamasi-turkiye-yukumluluklerini-yerine-getirirse-biz-de-yukumlulugumuzu-yerine-getirecegiz-429785Sonuçta vize Türkiye’de hayatın gerçeği ve devletin memurlarının ve uygun gördükleri kesimlerin yeşil pasaportu var. Halkı kin ve nefret duygusuyla ayrıştırmak suç ama vize ihtiyacı olup olmamasına göre ayrıştırmak gayet kabul gören bir strateji.Neden BDDK Banka çalışanlarının vatandaşın bankacılık hizmeti almasına dair standartları koyuyor da buna muadil bir Vize Hizmetleri Standardına uyulmadığı halde Türk insanının hakkını savunacak bir "Dışişleri Hizmet" standardı yok?
Yorum Yazın