Louis Pasteur’un yıllar önce ifade ettiği gibi dersimizi iyi çalışırsak, zihni dönüşümü tamamladıktan sonra kaynaklarımızı etkin ve verimli şekilde dağıtıp kullanabilirsek, en önemli beşeri sermayemiz olan insan’a yatırım yapabilir ve onu doğru şekilde yönlendirebilirsek, konunun uzmanları ve bilim insanları ile çalışıp ama gerçekten bilimsel ölçütlerde ortalamanın oldukça üzerinde çalışıp, iyi bir stratejik planlama ile plana sadık kalabilirsek, ve her yönetim hocasının söylemeyi çok sevdiği gibi yönetmeye çalıştığımız şeyleri ölçmeyi de başarabilirsek ve tüm bu süreçten zevk alabilirsek, şans bize de güler.
"Şans, yalnızca hazır olan zihinlere güler."
Louis Pasteur
Günümüzde işletmelerin sektör ve büyüklükten bağımsız olarak stratejik rekabet avantajını koruyabilmek için dijital dönüşüm sürecinden geçmek zorunda olduğu bir gerçek. Peki nedir bu sıklıkla kullandığımız dijital dönüşümde şansı yakalamak? Önce hep birlikte dijital dönüşüm ile neyi kastediyoruz onu hatırlayalım. Dijital dönüşüm, dijital teknolojilerin bir işletmenin veya kurumun tüm alanlarına entegrasyonunu ifade etmektedir. Bu entegrasyon, işletmenin işleyişinde ve müşterilerine değer sunma biçiminde temel değişiklikler ile sonuçlanmaktadır. Diğer bir ifadeyle dijital dönüşüm, işletmelerin ve kuruluşların dijital teknolojileri kullanarak iş süreçlerini, örgüt kültürlerini ve müşteri deneyimlerini köklü bir şekilde değiştirme sürecidir.Bu açıdan bakıldığında dijital dönüşüm, ciddi bir odaklanma, kararlılık ve motivasyon gerektirmektedir. Bu sürecin iyi ve etkin yönetimi, sadece teknolojik yeniliklerin hızla benimsenmesi olarak algılanmamalı; buna ek olarak iş modellerinin yeniden şekillendirilmesi ve dolayısıyla daha verimli, esnek ve rekabetçi hale gelmek, birlikte gelişmek ve değişmek olarak düşünülmelidir.
Dijital dönüşüm, insan ve çevre odağında, teknolojinin sosyoloji ile etkileşiminden ortaya çıkan "yaratıcı yıkım" ile toplumsal olarak yeni bir yönetim, üretim ve yaşam sürecine değişerek dönüşümü olarak ifade edilmektedir.
"YARATICI YIKIM"
Wikipedia’nın tanımına göre ise dijital dönüşüm yaratıcılığı ve yenilikçiliği (inovasyon)merkeze almaktadır ve geleneksel yöntemlerden daha etkili ve verimli sonuçlar elde etmek için ortaya çıkmıştır. Dijital dönüşüm, insan ve çevre odağında, teknolojinin sosyoloji ile etkileşiminden ortaya çıkan “yaratıcı yıkım” ile toplumsal olarak yeni bir yönetim, üretim ve yaşam sürecine değişerek dönüşümü olarak ifade edilmektedir. Bu açıdan bakıldığında ise daha kapsayıcı bir yaklaşım ile -hiçbir tarafı dışlamadan- teknolojinin insan ile etkileşiminin ve gücünün ön plana çıktığını söylemek yanlış olmaz. Şu ana kadar çoğu kez dile getirdiğimiz üzere yaratıcılık ve yenilikçilik (inovasyon) bu süreçte başat faktörler ve yaratıcı da olsa yıkım ne yazık ki var ve hep olacak. Dolayısıyla değişime açık olmak, yeniye ve yeniliğe meraklı olmak, sorgulayıcı olmak, eleştirel düşünce yapısını kullanmak, krizlerdeki fırsatları görmek ve kapsayıcı olmak, bütüncül yaklaşıma sahip olmak kritik başarı faktörleri olarak düşünülmelidir. Dijital dönüşüm kapsamlı ve zor bir süreç ama imkânsız değil. Farklı açılardan, farklı boyut ve perspektifler ile ciddi hazırlık gerektiren, sadece zihni anlamda istemenin yeterli olmayacağı, doğru ve yerinde stratejiler ile aksiyon alınması gereken uzun bir yolculuk. Hem parçası olmaktan dolayı keyif veren, hem de stratejik rekabet avantajı elde etmek gibi önemli bir havuç barındırması sebebi ile talep edilen, istenen bir yolculuk. E öyleyse soruyu sorabiliriz artık:Şans bize de güler mi? Louis Pasteur’un yıllar önce ifade ettiği gibi dersimizi iyi çalışırsak, zihni dönüşümü tamamladıktan sonra kaynaklarımızı etkin ve verimli şekilde dağıtıp kullanabilirsek, en önemli beşeri sermayemiz olan insan’a yatırım yapabilir ve onu doğru şekilde yönlendirebilirsek, konunun uzmanları ve bilim insanları ile çalışıp ama gerçekten bilimsel ölçütlerde ortalamanın oldukça üzerinde çalışıp, iyi bir stratejik planlama ile plana sadık kalabilirsek, ve her yönetim hocasının söylemeyi çok sevdiği gibi yönetmeye çalıştığımız şeyleri ölçmeyi de başarabilirsek, nihayetinde kontrolleri gerçekleştirip, düzeltici adımları atabilirsek, ve tüm bu süreçten zevk alabilirsek, şans bize de güler. Devam edeceğiz konuşmaya, kalın sağlıcakla…
Yorum Yazın