Dijital çağın "dijital altın" olarak kabul edilen bu varlığı, yalnızca ekonomik anlamda değil, toplumsal ve teknolojik anlamda da yeni bir değer algısı oluşturmuş, internetin demokratikleşmesine katkıda bulunmuştur.
Blokzincirleri ve kriptoparalar her geçen gün hayatımızın bir parçası hâline geliyor. Bu yüzden son yıllarda kriptoparaların gündelik hayatta kullanımının artması, kriptoraparaların çeşitlenmesi ve yükselmesiyle birçok insanın ilgisini çekmeye başladı. Bu meselelerle ilgilenenler blokzincir teknolojilerinin hayatımızı nasıl değiştireceği ve gelecekteki toplumsal düzenler için kafa yorarken, ülkemizde ve dünyada yetişmiş birçok mühendis ilgili meslek kollarında çalışan yüzbincelerce çalışan blokzincir teknolojileriyle birçok sorunumuza toplumsal fayda üreten projeleri heyecanla parçası olurken, alelade insanlar olarak biz maalesef ülkemizde kriptopara varlıklarının alınıp satıldığı borsalarda yaşanan usûlsüzlükler ve dolandırıcılık haberleriyle blokzincir ve kripto paralarla tanışmaya başladık. Bu konulara şimdilik bu yazıda girmeyeceğim, çünkü asıl konum 3 Ocak 2009'da hayatımıza giden ve on atıncı yaşını kutlayan Bitcoin.
BITCON'İN DOĞUŞU
Blokzincir teknolojisi ve kriptoparaların geri döndürülemeyecek boyuttaki etkisi, internet, şifreleme, ekonomik anlamdaki devrimsel başlangıcının büyük patlaması, belki de Bitcoin’in doğmasıyla oldu. Peki Bitcoin’in altyapısı olan teknoloji olan blokzincir (blockchain) nedir? Bunu birkaç kavramla ve birkaç cümleyle özetlemek kuşkusuz mümkün, lakin tüm bu süreçleri anlayacak teknik kapasiteniz olmasa bile, Bitcoin'i ve ardındaki teknolojiyi anlamak için en azından temel düzeyde bir kavram setine ihtiyacımız var. Bitcoin teknolojisinin ardında ne var? Size “Sorularla Blokchain” kitabını yazarı Turan Sert’in Sahi nedir bu Blockchain Allah aşkına? ve Blokzincirin Çıkış Felsefesi Ne? yazdılarını okumanızı isterim. Nihai olarak, blokzinciri ve Bitcoin hakkında baştan sona eksiksiz bir bilgilenme istiyorsanız “Sorularla Blokchain” tam size göre. Buraya tıklayarak kitabı indirebilirsiniz.
Bitcoin hakkında "izlemelik" bilgi için ise size iki video önereceğim. Birincisi 140journos ekibinden. 16 yıl önce Satoshi Nakamoto; var olan finansal düzenin tüm açıklarını kapatma iddiasındaki yepyeni bir sistemin ilk adımını atmasının ardından neler değişti? Paranın yeniden keşfi: Bitcoin belgeselini buraya tıklayarak izleyebilirsiniz.
Diğer video önerim +90 Youtube Kanalı'ndan. +90 bu dosya haberinde Türkiye'de de kriptopara satın alarak köşeyi dönme derdinde olan birçoklarımızı ve Bitcoin'i anlatmış. Büyüteç: Bitcoin ve blockchain nedir? | "Kripto paralar kolay yoldan köşeyi dönme aracı değil" adlı dosya haberi izlemek için buraya tıklayınız.
KAZILAN UNUTULAN BITCOIN'LER
Yukarıdaki önerdiğim makaleleri okumuş veya videoları izlediyseniz "madencilik" kavramını da artık biliyorsunuz. Neredeyse yüzde yüzü kazılan Bitcoin’in birçok cüzdanda olduğunu biliyoruz. Fakat ilginç olan, kimi hesaplamalara göre piyasada hiçbir zaman tüm Bitcoin’ler dolaşamayacak. Bitcoin sahiplerinin yaklaşık %20’sinin özel anahtar şifresini kaybetmesi, cüzdanına erişememesi veya vefat etmesi gibi sebeplerle artık hiç kimsenin bu Bitcoin’lere ulaşamayacağı düşünülüyor. Bu miktar sadece Aralık 2021 hesaplaması ile yaklaşık 189.000.000.000 Amerikan Doları ediyor, günümüz Bitcoin kuru ile Türk Lirası'na çevirmeye ise kalbim dayanmıyor.
Hazır ulaşılamayan bitcoin cüzdanlarından bahsetmişken size trajikomik bir olay aktaralım. Size milyar dolar servet sahibi olacaksınız, yeter ki şu çöplüğü kazın derseniz ne yaparsınız? Büyük ihtimalle, çoğunuz kazmak için kolları sıvarsınız. Peki ya İngiltere Kraliçesi kadar zengin olacakken, parayı elde etmek için bir türlü bürokratik işlemleri aşamıyor ve çöplükteki paranız başlarda değersizken, artık inanılmaz meblağlara yükselmişse yaparsınız? Birleşik Krallık'taki James Howells’in Bitcoinleri, yerel yönetimler ve çöplük arasındaki ilginç bir macerası var. Howells, 2013 yılında eskiyen bilgisayarını çöpe atıyor. İçindeki sabit diskinde 7.500 Bitcoin yani 350 milyon dolar servet var. Sonunda sabit diskinin gittiği elektronik çöplüğünü buluyor. Ancak devasa bir alanda 250 metre derinlikte diskini bulması gerekecek. Önündeki tek engel bu değil elbette. Tüm bu operasyon çevreye zarar verir diye kazıya belediye izin vermiyor. Tüm detaylar The New Yorker'ın makalesinde.
FİNANSAL VE DÜJİTAL DÖNÜŞÜMÜN DÖNÜM NOKTASI
Bitcoin, finansal sistemlerdeki yarattığı dönüşüm ve teknolojik yeniliklerin gücünü kanıtlayan yapısıyla insanlık tarihi açısından bir dönüm noktası oldu. Merkeziyetsizlik ilkesiyle insanlara ekonomik özgürlük sunarak geleneksel finans sistemlerine alternatif olmayı başaran Bitcoin, özellikle enflasyonla mücadele eden ülkelerde ve finansal erişimi kısıtlı bölgelerde önemli bir araç haline geldi. Aynı zamanda, Bitcoin'in temelini oluşturan blokzincir teknolojisi; finans, sağlık, tedarik zinciri ve dijital kimlik gibi birçok alanda devrim yaratmıştır. Dijital çağın "dijital altın" olarak kabul edilen bu varlığı, yalnızca ekonomik anlamda değil, toplumsal ve teknolojik anlamda da yeni bir değer algısı oluşturmuş, internetin demokratikleşmesine katkıda bulunmuştur. Bitcoin'in 16 yıl boyunca ayakta kalması, teknolojinin sürdürülebilirliğini ve küresel ölçekteki etkisini gösterirken, insanlığın finansal ve dijital geleceğini şekillendirmeye devam edeceğini açıkça ortaya koymaktadır. Ne diyelim, kutlu olsun.
Yorum Yazın