


Nil’in bereketli sularının taşıdığı hayat, sadece fiziksel değil, ruhsal bir sürekliliği de içinde barındırıyordu. Bu kadim medeniyet, sanatla buluşturduğu insanlık tarihinin yüce sorularını yansıtarak kendi kültürünü şekillendirdi.


Bugün muhalefeti “ülkeyi şikayet etmekle” suçlayanların bir kısmı, geçmişte aynı kurumlarda, aynı kürsülerden Türkiye’deki hak ihlallerini anlatan isimlerdi. Mesele burada kimin konuştuğu değil; hangi değerleri savunduğudur. Ve bugün o değerler, tehdit altındadır.


Bu nedenle bu alan adeta “dananın kuyruğunun koptuğu yer”dir. Genellikle bunu tahmin ediyorum ki, “sınıf perspektifi” olan muhalefet yapmaya çalışırdı. Ama olmadı, bu defa da bu deneyimi unutan iktidar bu süreci tetikledi. Abdurrahman Dilipak “kaçtığını zannettiği şeye doğru hızla koşmak” olarak adlandırıyor bu çelişkili durumu.


Şahan verdiği ifade de, Kent Uzlaşı’nın CHP’nin değil DEM Parti’nin siyasi söylemi -ki bu doğru- ifade edip, İmamoğlu’nun ve kendilerinin bu süreçte siyasi olarak “İstanbul İttifakı” kavramı üzerinden farklı partiden isimlerle görüştüğünü ifade ediyor.


Peki ama aslında Ajda'nın tarzına uygun olan ve içinde disco ritimleri yer alan ''Bir Dünya Ver Bana'' şarkısı neden elenmiştir yarışmadan?


Suriye’deki trajedi, Batı’nın körlüğü, Birleşmiş Milletler’in sessizliği ve Ortadoğu’nun yeniden şekillendirilmesi süreci devam ederken, Cenevre’de tarihe bir not daha düşüldü: Kadınların sessiz çığlığı, geleceğin fırtınasını haber veriyor olabilir.


Hızlı kilo vermek uğruna katı diyetler yapmak hem annenin hem de bebeğin sağlığı için zararlı olabilir. Bunun yerine, protein, lif ve sağlıklı yağlar açısından zengin bir beslenme planı oluşturmak gerekir. Tam tahıllar, sebzeler, meyveler ve sağlıklı protein kaynakları tüketerek hem enerjinizi koruyabilir hem de kilo verebilirsiniz.


“Anadolu ihtilali” tanımı, romantik bir başlık gibi görünüyor. Fakat hakiki bir ihtilal, geçmişin sadece rövanşını almakla değil, geleceğe dair daha iyi bir sistem kurmakla mümkündür.


Ana muhalefet partisi, 2024 seçimleri sonrası başlayan siyaset yapma tarzından, tekil konular ekseninde yaptığı mitinglerden arzulanan kitleselliği, başarıyı elde edemedi. Ancak 19 Mart sonrası bambaşka bir tablo oluştu. Kitlelerin, toplumun sürece aktif katılım yöntemi, toplumun geniş kesimlerinin asgari müştereklerde buluşmasını ve iktidarın sopasının kırılmasını kolaylaştırdı.


Uzun yıllardır her siyasi yelpazeden, halinden memnun gözüken mevcut siyasi seçkinlerin sürekli üretmeye çalıştığı ve bir kısır döngüye girmiş olan siyasi kültürün ve başta Hükümet Sistemi Değişikliği olmak üzere kurumsal olarak otoriterleşmeye yol açan her türlü değişiklik ve dönüşümün bugün Türkiye’yi daha da otoriterleşen bir rejime bürünmekle tekrar demokrasiye doğru evrilme arasında bir noktaya getirdiği açıktır.


Türkiye otokratik olmaya çalışan ama enerji kaynakları olmadığı için bunu başaramayacağı aşikar bir politik rejimde kuru faizi enflasyonu serbest kambiyo rejiminde istikrara kavuşturmaya çalışan bir ülkeye benziyor.


Sistematik ırkçı yönetimle bağdaştırılan İsrail rejimi, 7 Ekim 2023’ten beri süregelen Filistin halkına yönelik saldırılarının ve yukarıda belirtilen son örneğin de gösterdiği üzere apartheid sisteminin kanıtlarını tüm dünya ile paylaşmaktadır. İsrail’deki Filistinlilere, İsrail işgali altında yaşayan Filistinlilere 1948’de resmileşen, 1967’de de ise kurumsallaşan sistematik ırk ayrımcılığına dayalı bir rejim yaşatmaktadır.


Ezcümle, şüphesiz siyasette cinsiyet eşitliğinin sağlanması için halen çok eksiğiz! Günümüzde Avrupa’nın toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde en alt sınırını biz oluşturuyoruz. Yaşadığımız bu zorlu coğrafyada kadınların kaderi “eşitsizlik” olmasın…


Direnişe bir bayram arası verildi, bu sırada CHP’nin bundan sonraki süreci yönetirken nasıl sürdürülebilir, somut adımlar atabileceğini anlatacağım. Yazının ikinci kısmında da bugüne kadar yapılan doğruları ve onların neden doğru olduklarını anlatacağım.


2030'lu yıllarda dünya ekonomisini şekillendirecek bazı önemli trendler ve olası gelişmeler neler olabilir? Sorusuna bir cevap aramak gerekir. Gelecek on yılların öngörülmesi, doğacak risklere karşı önlemler alınması ve fırsatlardan yararlanılması tüm ekonomik birimler için önem arz etmektedir.


19 Mart’tan bu yana olanlara. Yolsuzluk gerekçesi ile muhalefetin en güçlü cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu, hapse atılıyor. Cumhurbaşkanı adayı olmasının önünü kesmek için 17-18 yaşında genç olarak yapmış olduğu tercihleri sonucunda mezun olduğunda almaya hak kazandığı üniversite diploması 31 yıl sonra iptal ediliyor?


Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Özgür Özel’in geçtiğimiz haftalarda odak markalar üzerinden başlatmış olduğu boykot çağrısı beni hayli heyecanlandırmış olmasına rağmen, sınırları itibari ile bana yetersiz gelmişti. Çünkü günümüzde var olan hiçbir işletmenin iktidar ile herhangi bir şekilde dirsek temasında bulunmadan çok da ayakta kalabileceğine inanmamaktayım.


Yaratıcılık… Kulağa sihirli ve insan üstü bir kelime gibi geliyor, değil mi? Bir resim yapmak, bir fikir üretmek, bir problemi farklı yoldan çözmek… Hepsi yaratıcılığın ürünleri. Ama bir soru aklımızı kurcalıyor: “Yaratıcılık doğuştan mı gelir, yoksa sonradan geliştirilebilir mi?”


Nil’in bereketli sularının taşıdığı hayat, sadece fiziksel değil, ruhsal bir sürekliliği de içinde barındırıyordu. Bu kadim medeniyet, sanatla buluşturduğu insanlık tarihinin yüce sorularını yansıtarak kendi kültürünü şekillendirdi.


Bugün muhalefeti “ülkeyi şikayet etmekle” suçlayanların bir kısmı, geçmişte aynı kurumlarda, aynı kürsülerden Türkiye’deki hak ihlallerini anlatan isimlerdi. Mesele burada kimin konuştuğu değil; hangi değerleri savunduğudur. Ve bugün o değerler, tehdit altındadır.


SİYASET
EKONOMİ
DIŞ POLİTİKA
HUKUK
KÜLTÜR SANAT
ÇEVİRİ
Editörün Seçtikleri
