2016 yılından beri Türkiye’de yoksul çocuk sayısı sürekli artıyor; 7 milyon çocuk, yoksulluk içinde yaşıyor. Çocuklarımızın yüzde 12’si yetersiz besleniyor. Bunu azaltmak isteyen Beylikdüzü Belediyesi 4 yıldır sürdüğü Beslenme Saati projesi ile çocuklara dokunuyor.
Eğer İstanbul trafiğindeyseniz yol kenarındaki billboardlarda, üst geçitlerde reklam panolarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun şu mesajını görmüş olmalısınız; “Sosyal yardımları 6 katına çıkardık”.
Geçtiğimiz günlerde İmamoğlu yaptığı basın toplantısında, 2019’dan bu yana İstanbul’da ihtiyaç sahiplerine farklı alanlarda yapılan yardımların toplamda 6 kat arttığını söyledi. İmamoğlu’nun ilgili konuşmasında ülkenin içinde olduğu koşullar bağlamında olumlu olmadığını da ima ettiği açıktı. Sonuçta, sosyal yardımların artmasının anlamı ülkenin fakirleşmesi ile doğru orantılıdır. Ülke fakirleştikçe, merkezi idareden yerel yönetimlere tüm kademelerde ihtiyaç sahiplerine yönelik sosyal transferler artmaktadır.
Evet belediye olarak toplumda ihtiyaç sahiplerinin yanında olmak önemli ve bunu azaltmak belediyelerin görevleri arasında yer alması ne kadar gerçekse; her yıl ihtiyaç sahiplerinin artması da ülkenin zenginleştiğinin değil fakirleşmesinin resmidir.
Ve kabul edelim ki, bu sadece iktidar için değil hepimiz için övünülecek bir tablo değildir.
Toplumun ihtiyacı olan sosyal yardımlar İstanbul’da sadece büyükşehir belediyesi aracılığıyla değil farklı kategorilerde ilçe belediyeleri aracılığı ile de sunuluyor. Bunun temel nedeni ide Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizin derinleşmesi.
2016 yılından beri Türkiye’de yoksul çocuk sayısı sürekli artıyor; 7 milyon çocuk, yoksulluk içinde yaşıyor. Çocuklarımızın yüzde 12’si yetersiz besleniyor. Dolayısıyla okula aç giden onbinlerce çocuk olduğu gerçeği var.
Nitekim, TÜİK’in 2023 yılında yayınladığı Türkiye Çocuk Araştırması’na göre:
- Ekmek veya makarna gibi karbonhidrat ağırlıklı yiyecekleri her gün yiyen çocukların oranı yüzde 62,4;
- Her gün meyve yiyen çocukların oranı yüzde 50,5;
- Her gün sebze yiyen çocukların oranı yüzde 33;
- Et, tavuk veya balığı her gün yiyen çocukların oranı ise yüzde 12,7 seviyelerinde.
Özetle her dört çocuktan biri okula aç gidiyor
Bu gerçek bilindiği için 12 Kasım 2024’de Meclis’te CHP’nin çocuklara ücretsiz öğle yemek verilmesi önerisi, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.
Beslenme saati, ilçede ihtiyaç sahibi olan ailelerin çocuklarına onların sağlıklı biçimde beslenmesini amaçlayan bir yardım projesi. Proje 2021’den bu yana sürüyor. Bugüne kadar 10 mahallede, yaklaşık 4.500 çocuğa, toplam 600 bin adet dağıtılmış.
SOSYAL ADALET PROJESİ OLARAK BESLENME SAATİ
Dün Beylikdüzü Belediyesi’nin ihtiyaç sahibi çocuklara 4 yıldır sürdürdüğü bir projenin -“Beslenme Saati”- yeni dönem tanıtımı vardı.
Ancak bu, yerel bir belediyenin bir projesini tanıtmaktan çok, çocuklarımıza olan sorumluluğumuz hatırlatmak açısından önemliydi.
Beslenme saati, ilçede ihtiyaç sahibi olan ailelerin çocuklarına onların sağlıklı biçimde beslenmesini amaçlayan bir yardım projesi.
Proje 2021’den bu yana sürüyor. Bugüne kadar 10 mahallede, yaklaşık 4.500 çocuğa, toplam 600 bin adet beslenme çantası dağıtılmış.
Bu hizmet sunulurken, ailelere ulaştırılan çantaların üzerinde belediye ya da belediye başkanına ait hiçbir logo, isim yok. Bunun temel nedeni ise önceliğin belediye hizmetine değil çocukların önemli ve temel ihtiyaçlarından birini gidermek olması olarak açıklanıyor.
Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık yaptığı konuşmada, yoksulluk bir çocuğun kaderi olamaz diyerek projeyi, “sosyal adalet projesi” olarak tanımladı. Projenin, sosyal devlet ilkesini hayata geçiren kalıcı bir model olduğunu ve ahlaki ve vicdani sorumluluk olarak tanımlayarak; hedefin de, toplumun her ferdine sahip çıkmak, onların en temel haklarını korumak olduğunu söyledi.
Çalık, projenin fikrinde ve ruhunda siyaset yapmak olmadığını, “çocuğun üstün yararı” ilkesi olduğunu ve bu projenin siyaset üstü olduğunu, “Çünkü bir çocuğun yatağa aç girmesinden, hiçbir siyasi fikir fayda göremez. Bir çocuğun mutluluğundan ise tüm millet, tüm ülke fayda görür” ifadesini kullandı.
Türkiye, iktidarın yarattığı ekonomik krizi her gün ağırlaşarak yaşıyor. Krizi yaratan iktidar, sosyal yardımları hak temelli değil büyük ölçüde partizanlık üzerinden dağıtarak azaltmaya çalıyor. Buna karşı CHP’li büyükşehir ve ilçe belediyeleri ise gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor.
Bu yardımlar, toplumun yoksulluğunu ne kadar azaltıyor bilmiyoruz ama Beylikdüzü Belediyesi’nin 4 yıldır yaptığı gibi önceliği çocuklara vermesi çok çok önemli ve hayati.
Projenin benzerini aynı ve farklı adlarla İstanbul ve farklı illerde CHP’li belediyeler hayata geçirmeye başladılar. Bu yardımlar belki derinleşen yoksulluğa çare değil ama bu yoksulluğu az da olsa azaltması açısından çok önemli.
Yorum Yazın