Trump’ın petrol sevdası ve gerçekler: İklim kriziyle petrol limanları kullanılamaz hale gelecek
EKOLOJİİkinci dönemine günler kala Trump, Biden’ın petrol ve gaz sondajı yasağını kaldıracağını, Avrupa'nın ABD’nin petrol ve gazını almaması halinde yeni tarifeler getireceğini açıkladı. İklim politikalarını hiç sayan bu sözler bir yana, yeni bir analiz, en yüksek tanker trafiğine sahip 13 limanın sadece 1 metre deniz yükselmesiyle ciddi zarar göreceğini, listede ABD’nin Houston ve Galveston limanlarının olduğunu gösterdi…
ABD’nin yeni Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'a dönüşüne günler kalmışken, küresel siyaset ve ticaret sahnesinde önemli değişiklikler yaratması beklenen dört yıllık başkanlık dönemi de yeniden başlıyor.
Cumhuriyetçilerin hem Temsilciler Meclisi hem de Senato'nun kontrolünü ele geçirmesiyle Trump, ABD politikalarını yeniden şekillendirmek için ciddi bir güce sahip olacak, böylece dünya çapında ekonomik ve siyasi gelişmeler yeniden şekillenecek. Trump’ın "America First” ("Önce Amerika) mottosuyla başlatacağı ikinci zafer dönemi ticari gerilimleri, savunmaya dair değişiklikleri ve iklim kriziyle mücadelede işbirliğine ilişkin gelişmeleri derinden etkileyecek.
Özellikle iklim siyasetinde atacağı adımların ipuçlarını her fırsatta kamuoyuyla paylaşmaktan çekinmeyen Trump, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir yayında görevdeki ABD Başkanı Joe Biden döneminde ülkenin kara sularının büyük bir kısmında yürürlüğe konan "petrol ve doğalgaz sondajına yönelik yasağı" derhal kaldıracağını söyledi, “Bu çok saçma, yasağı derhal kaldıracağım. Yasağı hemen kaldırma hakkım var” dedi.
BIDEN’DAN GİDERAYAK İKİ SONDAJ YASAĞI MUHTIRASI
Trump'ın 20 Ocak'ta yemin ederek göreve başlamasına günler kala, Biden, yeni petrol ve doğal gaz sondajını engellemek amacıyla iki muhtıra imzaladı. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamaya göre Biden, yasak kapsamında doğu ve batı kıyıları, Meksika Körfezi'nin doğusu ve Bering Denizi'nin bir kısmı gibi sularda yeni petrol ve doğal gaz sondaj yapılmayacağını belirtti.
Biden, “Bu kıyılarda sondaj yapmak, değer verdiğimiz yerlere geri dönüşü olmayan zararlar verebilir ve ülkemizin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli değildir" demişti. Biden, bu kapsamda 625 milyon dönümden fazla su alanının sondajdan korunacağını vurgulayarak, bu kararın ABD'nin iklim politikalarıyla da uyumlu olduğunu kaydetmişti.
ABD'nin başka kimsenin sahip olmadığı düzeyde petrol ve doğalgazı olduğunu savunan Trump, bundan faydalanacaklarını, Biden’ın 625 milyon dönümde petrol ve doğalgaz sondajını yasaklamanın ne demek olduğunu bilmediğini ileri sürerek, “Hatta 625 milyon dönümün nasıl göründüğünü bile bilmiyor. Bu bizim en büyük ekonomik varlığımız ve bunun ülkemize reva görülmesine izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Trump, kendi ülkesindeki fosil yakıt politikalarını yeniden dizayn etmekle meşgulken, dünyanın diğer yerlerindeki fosil yakıt politikalarına karışmaktan dan geri durmuyor.
Trump, geçtiğimiz günlerde İngiltere Hükümeti’nin enerji politikasını sert bir dille eleştirerek, Kuzey Denizi'ndeki petrol ve gaz rezervlerini yeniden açarak rüzgar türbinlerini kaldırmasını talep etti.
Bundan önce de AB’yi “hizaya getirme” hamlesi olarak Trump, Avrupa Birliği'nin ABD ile arasındaki ticaret açığını, ülkenin petrol ve doğal gazını büyük ölçekte satın alarak kapatması gerektiğini, aksi takdirde tarifelerle karşılaşacağını kaydetmiş, konuyla ilgili paylaşımında, “AB'ye ABD ile aralarındaki muazzam açığı petrol ve doğal gazımızı büyük ölçekte satın alarak kapatmaları gerektiğini söyledim. Aksi takdirde AB'ye sonuna kadar tarife uygulanacak” dedi.
Her ne kadar Biden döneminde ABD’nin fosil yakıt ekonomisi çok fazla hız kesmemiş olsa da, Trump’ın ikinci döneminde ABD’nin yönünün iklim liderliğinden fosil yakıt hakimiyetine doğru koşar adım ilerleyeceğini söylemek mümkün.
Tabi bir de buna Trump’ın çevresinde devasa petrol, gaz ve nadir element yatakları bulunan Grönland sevdasını da eklemek lazım.
Trump döneminde petrol ve doğalgaz yeniden öne çıkacak, yenilenebilir enerjiye karşı bir direnç gösterilecek. Trump’ın hayalleri daha fazla gaz ve petrol sondajı ama ya gerçekler öyle mi?
1 METRE YÜKSELİŞ DÜNYANIN 13 BÜYÜK LİMANINI ALT ÜST EDECEK
İklim değişikliğinin özellikle kriofer (buzullar ve donmuş su) üzerindeki etkilerini araştıran bir organizasyon olan International Cryosphere Climate Initiative’in yayımladığı son bilimsel araştırmanın verileri, 1 metre deniz seviyesi yükselmesinin gelecek bir yüzyıl içinde artık kaçınılmaz olduğu ve buzulların çökmesi ve emisyonların sınırlandırılmaması durumunda bunun 2070’te bile gerçekleşebileceğine dikkat çekiyor.
Araştırma, iklim krizi nedeniyle yükselen deniz seviyelerinin, dünyanın en büyük petrol limanlarının çoğunu etkisi altına alacağını ortaya koyarken, bilim insanları, küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine neden olan fosil yakıtların yakılmasının söz konusu tehdidi “ironik” bir hale soktuğu şeklinde yorumladı.
Yapılan analize göre, en yüksek süpertanker trafiğine sahip 13 liman, sadece 1 metre deniz seviyesi yükselmesiyle ciddi şekilde zarar görecek.
Araştırmacılar, özellikle de Suudi Arabistan’daki Ras Tanura ve Yanbu gibi iki alçak bölgeli limanın savunmasız olduğunu belirtti. Bu limanların her ikisi de Suudi devlet petrol şirketi Aramco tarafından işletiliyor ve ülkenin petrol ihracatının yüzde 98’i bu limanlar aracılığıyla yapılıyor.
Birleşik Arap Emirlikleri, Çin, Singapur ve Hollanda’daki limanlar gibi ABD’nin en büyük petrol üreticisi olan Houston ve Galveston limanları da bu listeye dahil oldu.
Deniz seviyesi yükselmesi, kıyı bölgelerindeki yapılar henüz suyun altında kalmadan bile hâlihazırda dünya genelinde sorunlara yol açıyor. Şu ana kadar yaşanan yükselme, fırtına dalgalarının daha yüksek olmasına neden olurken, kıyı sel felaketlerini önemli ölçüde artırma olasılığını güçlendiriyor. Araştırmacılar tüm bunların yanı sıra tuzlu suyun kıyı topraklarına sızmasının temelleri aşındırabildiğini belirtiyor. Dolayısıyla emisyonları keskin bir şekilde azaltmak, sadece deniz seviyesi yükselmesinin hızını yavaşlatmakla kalmayacak, aynı zamanda nihai yükselmeyi de sınırlayacak.
The Guardian araştırmada bahsedilen zora girecek 13 limanın listesini harita üzerinde işaretledi.
HÜKÜMETLERİN KISA VADELİ ÇIKARLARIYLA GÖZ ARDI EDİLİYOR
Guardian gazetesinde yer alan haberde, ICCI Direktörü Pam Pearson, petrol tanker limanlarının 1 metre deniz seviyesi yükselmesinin altında kalmasını “ironik” olarak nitelendirerek, “Bu limanların, fosil yakıt kullanımından kaynaklanan potansiyel deniz seviyesi yükselmesi oranlarına dikkat etmeleri gerekiyor” dedi.
Pearson, “Deniz seviyesi yükselmesi, iklim krizinin en derin uzun vadeli etkisi. Bu durum dünyadaki haritayı yeniden çizer ve New York’tan Shanghay’a kadar birçok büyük şehri etkiler. Ancak hükümetlerin ve şirketlerin kısa vadeli çıkarları bunun göz ardı edilmesine neden oluyor. Hükümetler deniz seviyesi yükselmesiyle ilgili bilimsel değerlendirmeler, yani bu konudaki temel bilgiler konusunda henüz yeterince bilinçli değiller gibi görünüyor” değerlendirmesinde bulundu.
ICCI’nin baş bilim danışmanı James Kirkham ise petrol musluklarını kapatmayı reddetmenin, deniz seviyesi yükselmesi için muslukları açık tutmak anlamına geldiği uyarısında bulundu.
Buzullardaki erimenin hızlanması ve okyanus genişlemesinin, son 30 yılda deniz seviyesi yükselme hızını zaten iki katına çıkardığına da dikkat çeken Kirkham, “Liderler, fosil yakıtlardan uzaklaşma sürecini hızlandırmak için adım atmazlarsa, deniz seviyesi yükselmesinin korkunç etkileri daha da artacak. Karbonsuzlaşmaya yönelik daha fazla çaba gösterilmesini engellemeye devam eden ülkeler de dâhil olmak üzere bu durum kıyısı olan her ülkeyi etkileyecek” dedi.
Ras Tanura ve Yanbu, 2023’te toplamda 214 milyar dolar değerinde petrol ihraç etti. Toplamda, 13 liman, 2023’te küresel petrol ihracatının yaklaşık yüzde 20’sini oluşturdu.
KÜRESEL PETROL TİCARETİNİN YÜZDE 20’Sİ BU LİMANLARDA…
Bu çalışmadaki araştırmacılar, en büyük petrol tanker trafiğine sahip 15 limandan 12’sinin deniz seviyesi yükselmesine karşı savunmasız olduğunu bulmuştu. İklim değişikliği konusunda bağımsız bilimsel araştırmalar yapan Climate Central ve Google Maps’in deniz seviyesi yükselmesi haritaları kullanılarak, 1 metrelik bir yükselmenin iskeleleri, petrol depolama tesislerini, rafinerileri ve diğer altyapıları tahrip edeceği gösterildi.
Yeni analiz, aynı zamanda 1 metrelik yükselme ile yüksek risk altında olanlar listesine ikinci bir Suudi limanı olarak Yanbu’yu da ekledi. Ekip, Bloomberg’in petrol ihracat verilerini kullanarak, limanlardan ithal ve ihraç edilen petrolün hacmini ve değerini de tahmin etti. Ras Tanura ve Yanbu, 2023’te toplamda 214 milyar dolar değerinde petrol ihraç etti. Toplamda, 13 liman, 2023’te küresel petrol ihracatının yaklaşık yüzde 20’sini oluşturdu.
Araştırmanın paydaşlarından biri olan Zero Carbon Analytics’ten Murray Worthy de söz konusu analizin ısınan bir dünyada fosil yakıtlara güvenmenin bir felakete işaret ettiğini belirterek şu değerlendirmede bulundu:
“Ülkeler bir seçimle karşı karşıya: Fosil yakıtları sürdürmek ve yükselen denizlerin limanları ve terminalleri sular altında bırakmasıyla arz kesintileri riskiyle karşı karşıya kalmak ya da güvenli, sürdürülebilir yerel yenilenebilir enerjiye geçiş yapmak. Sel koruma önlemlerini inşa etme çabaları çok maliyetli olacaktır. Sonuçta bu kaybedilen bir savaş. Zamanla bu deniz duvarlarını daha da yüksek inşa etmek zorundasınız.”
İlginizi Çekebilir