Trump amca maceraları 2. sezon
EKONOMİÜlkede geniş isişsizlik %28 seviyesi üstünde. Çalışabilir durumdaki ülke nüfusunun üçte biri çalışmıyor. Nasıl geçiniyorlar? Ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Cari açığın milli gelire oranı 0,8’e düştü. Sanayi üretimi olmadığı için olabilir mi mesela!
Haftanın son günü ise Trump - Zelenski gerilimine sahne oldu. Rusya-Ukrayna savaşı sona eriyor derken şekil mi değiştiriyor? Hepimize zararı olmasa al çekirdeğini, geç televizyon karşısına seyret Trump maceralarını.
Dünyada gündem; Dünyanın yeni ekonomisti Trump’dan başka gündem yok ne yazık ki. Trump taraftarları bile ABD ekonomisinin yavaşlama belirtilerini görmeye başlayınca tarifelerin, ek vergilerin ABD büyümesine zarar vereceğini düşünmeye başladı.
Ekonomist Trump’ın “ben ekonomistim” diyeceği zamanı merakla bekliyorum. Ekonomik ve finansal ışık saçan fikirleri ile sadece ABD’nin değil tüm dünyanın gözlerini kamaştırıyor, küresel volatiliteyi artırmaya devam ediyor.
Trump iktidarı kesinleştirdiği ilk günden beri iğneden ipliğe tarife ve vergi tehdidi savurdu ama şimdiye kadar uygulanan sadece Çin’e yönelik ek %10’luk tarife oldu. Meksika ve Kanada’ya yönelik tarifelere devam edeceğinin, Çin’e karşı yaptırımlarda hem kendi ülkesindeki kurumlara hem de müttefik ülkelere baskıya devam edeceğinin sinyallerini bu haftada sık sık yeniledi.
Yetmedi AB’yi de tarifelerle tehdit etti. AB ve Çin karşılık vereceğinin sinayallerini verdiler. Haftanın son günü ise Trump - Zelenski gerilimine sahne oldu. Rusya-Ukrayna savaşı sona eriyor derken şekil mi değiştiriyor? Hepimize zararı olmasa al çekirdeğini, geç televizyon karşısına seyret Trump maceralarını.
Türkiye’de gündem; Türkiye’nin gündemi de çok hareketli her zaman olduğu gibi. Sanki detaymış gibi gözden kaçan bir haber beni rahatsız etti. Trump Avrupa Birliği'ne %25 tarife uygulayacağını söyledi. Bu tarifeye Gümrük Birliği anlaşması sebebiyle Türkiye’yi nasıl etkiler?
Böyük Türkiye, böyümeye devam etti. 2024 yılı GSYH reel büyüme oranı %3,2 oldu. Toplam milli gelirimiz 1.3 milyar dolar oldu. Kişi başı milli gelir 15 bin doları geçti. Hiç hissetmediniz mi? Nasıl olur yahu? Verileri TÜİK açıkladığı, reel büyümede TÜİK enflasyonu kullanıldığı için olabilir mi? Doların gerçek değerinin 36 lira değil 50 lira olması gerektiğinden, yıllardır dolar kurunun baskılanmasından olabilir mi?
Büyüdük de nasıl büyüdük? Sanayi %0,5 büyümüş. Tarım yok zaten. Tüketim %3,7 büyümüş mesala. Sanayi yok, tarım yok; nasıl tüketmişiz bu kadar arkadaş. Üretilmeyen şey nasıl tüketilir ki? Yıllardan beri olduğu gibi büyümede başı yine inşaat sektörü çekiyor tabi. İhracatın büyümeye katkısı son çeyrekte eksi yazmış. Birkaç aydır Türkiye’nin mallarının dünya pazarında pahalı kaldığını yazıyordum zaten.
Ülkede geniş isişsizlik %28 seviyesi üstünde. Çalışabilir durumdaki ülke nüfusunun üçte biri çalışmıyor. Nasıl geçiniyorlar? Ne siz sorun ne ben söyleyeyim. Cari açığın milli gelire oranı 0,8’e düştü. Sanayi üretimi olmadığı için olabilir mi mesela! Sanayi üretimi olsa hammadde ve aramalın çoğunu ithal etmek zorunda olduğumuzdan bu oran nasıl etkilenirdi ki?
MB kasası dolu ama; Hakikaten bir önceki hafta MB döviz rezervleri tarihi rekorunu kırmıştı. Ülkeye bu kadar döviz girdi. Normalde dövizin düşmesi gerekirdi. Düşmedi ufakta olsa çıktı. MB neden kasayı doldurup duruyor. Beklese ucuzdan doldursa hiç olmazsa değil mi! Dolar düşemez, ihracat yalan olur çünkü. Kasayı doldurmalı, Cary tradeçiler güvenip gelmez çünkü.
Kasamız yeteri kadar dolu mu? Gelen 150 milyar dolar bir anda çıkabilir mi? Bir hafta da on milyar dolar çıkıverdi. Döviz çıkmaya başlarsa doların artışını dolar satarak tutabilirler mi? 128 milyar dolar sattılar, tutamadılar. Ardından 200 milyar dolar sattılar yine tutamadılar. Hatta Şimşek faiz artırımlarına başlamadan 50 milyar dolar daha sattı, yine tutamadılar. Ancak faiz arttırarak tutabildiler. Şimdi faiz de düşüyor. Mart ayı TÜİK enflasyonu %3, hatta biraz altı gelir; MB da 250 baz faizi düşürür.
Bist100, bu haftayı direk 9650 puanın altına başlayıp 9300 ve 8600 puan yolculuğu başlayabilir diye düşünüyordum. Ama Öcalan çağrısı ve PKK’nın vereceği olumlu yanıt endeksi 9900 -10300 arasına geri taşıyabilir ama kalıcı olmaz.
21.02.2025 TCMB ve BDDK verilerine göre;
Yabancı porföy; ilgili hafta yabancıların hem DİBS de hem tahvilde ufak çaplı alışları ile geçti. Tahvillerde yabancı çıkışı, hisse senedinde yabancı girişi henüz yok.
MB ve DTH; MB’nın her üç rezervi de ilgili hafta sıkı gevşedi. 2024 yılı Kasım ve Aralık ayında da böyle ataklar olmuştu ve üç rezerv birden haftayı eksik kapatmıştı. Önemli olan geçen sene ki gibi geçici atak mı, devamı gelir mi? Bence henüz geçici atak.
Tüzeller ve vatandaşlar ilgili hafta döviz mevduatlarını artırmaya devam ettiler. Şubat ayı başından beri tüzeller 5,5 milyar, vatandaş 4,5 milyar dolar, toplamda 10 milyar dolar artıdalar.
Krediler; ilgili hafta kredi kullanımı sakin seyrine devam etti. Faizleri de sakindi. Üç aylık ortalama mevduat faizi %50 üstündeyken ortalama ticari kredi faizleri %50 altını nihayet gördü. Bireysel ortalama kredi faizleri %60 üstünde seyir etmeye devam ediyor.
Dünya emtia endeksi; Üç hafta önce; “bir müddet 103 puan ile 107 puan arasında oyalanacaktır. Sonraki hedefi 110 puan olacaktır sanırım” tahmininde bulunmuştum. Geçen haftayı 103 puanın biraz altından kapadı.
Dolar/TL; Bu hafta 36,20 ile 36,73 lira arasında kalacağını tahmin ediyorum. Öcalan’ın barış çağrısı ve PKK nın vereceği ölumlu yanıt 36.20 liranın altını denetebilir.
ABD 10 yr tahvil; Bir ay önce % 4,35 seviyesine kadar gevşeyebileceğini ama, o seviyede bir müddet kalacağını tahmin ettiğimi yazmıştım. %4,20 seviyesine gevşedi. Bu hafta yeniden %4,30 üstüne çıkamazsa hedef %3.95 olur. Neden faizler gevşiyor. ABD enflasyonu düşecek, FED faiz indirecek diye mi yoksa, yine kriz geliyor güvenli liman diye mi?
Eur/Usd; “1.0470 üstünde kalmaya çalışıyor, euro güçleniyor gibi duruyor ama bana çok inandırıcı gelmiyor doğrusu” Bu düşüncem devam ediyor. Bu haftadan başlayarak Euro aleyhine iki aylık bir geveşeme süreci başlayabilir. İlk destek 1,0210.
Bist100; Bu haftayı direk 9650 puanın altına başlayıp 9300 ve 8600 puan yolculuğu başlayabilir diye düşünüyordum. Ama Öcalan çağrısı ve PKK’nın vereceği olumlu yanıt endeksi 9900 -10300 arasına geri taşıyabilir ama kalıcı olmaz. Borsada asıl sorun dolar bazında pahalı olması. Dolar bazında 2 dolar civarına gelirse 9600 puan destek de olabilir.
Altın; “2980 dolar hedefine çok yaklaştı. Uzun vadeli yükselen kanalda. 2030 yılları civarında onsunun 10 bin dolar olacağı görüşüne katılıyorum. Tabi ki zaman zaman düşüşler, yatay seyirler yaşayacaktır. Kısa ve orta vadede ise 3000 dolar ciddi direnç”. Geçen hafta 2960 dolardan sert satış yedi. Bu hafta 2805 doları dener sanırım.
İlginizi Çekebilir