Tarım Bakanı ve geri gönderilen tarım ürünleri
SİYASETAlmanya’ya ihraç etmek istediğimiz narenciye ve kuru incir, İtalya’ya ihraç edilen Antep fıstığı üzerinde Almanların ve İtalyanların kendi vatandaşlarının yemelerinde, tüketmelerinde büyük sakınca gördüğü pestisit ve alfatoksine (çok iyi bilinen bir kanserojen madde) rastlanıyor ve bu ürünler Türkiye’ye geri gönderiliyorlar. Tarla aşamasından bu zehirli ürünlerin geri gönderilmesi aşamasına kadar karşımıza büyük skandallar çıkıyor.
Kendisiyle başarısızlık konusunda çok rahat yarışacak başka bakanlar da var, mesela Adalet Bakanı, mesela Milli Eğitim Bakanı, mesela Sağlık Bakanı ama yine de bana sorarsanız mevcut kabinenin (ne demek gerektiğini tam kestiremediğim için kabine diyorum) en başarısız bakanı Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı.
Neden diye sorarsanız iki temel nedenden bahsedeceğim.
En sinirlendiğim, beni her vatandaşı etmesi kadar tedirgin eden çok önemli konu tarım ihraç ürünlerimizin ihraç ülkelerinin gümrüklerinden geri dönmesi ve sonrasında da ilgili bakan Tarım ve Orman Bakanından bu konuya ilişkin hiç açıklama gelmemesi.
Bu zehirli tarım ürünlerinin tarla aşamasından ihraç ülkesi gümrüklerden bize geri dönmesi aşamasına kadar her noktası bir halk sağlığı, bir çocuk sağlığı, kamu güvenliği ve itibar rezaleti meselesidir, keşke birileri her taşından görgüsüzlük akan itibar alanları yerine ulusal itibarı Almanların, İtalyanların tarım ihraç ürünlerimizi gümrüklerden bu ürünlerin üzerindeki alfatoksin zehiri nedeniyle geri çevrilmesinde ya da daha doğru bir ifadeyle temiz ürünlerimizin geri çevrilmemesinde arasa, bu kepazelikler basında sıfır fikri takip ile çıktığında da ilgili bakanlar af-ı şahaneye uğrasalar.
Cumartesi ve Pazar günkü gazetelerde yine bu pis konuya ilişkin haberler çıktı, zaten alışığız, benzer haberler her sene onlarca defa basında yer alıyorlar.
Almanya’ya ihraç etmek istediğimiz narenciye ve kuru incir, İtalya’ya ihraç edilen Antep fıstığı üzerinde Almanların ve İtalyanların kendi vatandaşlarının yemelerinde, tüketmelerinde büyük sakınca gördüğü pestisit ve alfatoksine (çok iyi bilinen bir kanserojen madde) rastlanıyor ve bu ürünler Türkiye’ye geri gönderiliyorlar.
Tarla aşamasından bu zehirli ürünlerin geri gönderilmesi aşamasına kadar karşımıza büyük skandallar çıkıyor.
Zerre kadar sorumluluk taşıyan herkesin şu soruları hem kendisine hem de topluma sorması gerekiyor:
Bu ürünlerin üretimine RASFF denen gıda ürünleri ve yemler için hızlı test sisteminin varlığının bilinmesine rağmen kimler nasıl izin veriyorlar, ilgili tarım il müdürlükleri neden önlem almıyorlar?
Bugüne dek bu skandalların zirve yapmasına rağmen görevinden alınan bakan, bakanlık sorumlusu, il tarım müdürü olmuş mudur?
Ticaret Bakanlığı bu ürünlerin ihracına RASFF’nin mevcudiyetinin bilinmesine rağmen nasıl izin vermektedir?
Kafalarında “nasılsa yabancı gümrükleri kazıklarız” gibi süper zeki bir görüş mü egemendir?
Türkiye geri gönderilen ürünlerin, bu ürünlerin ihracata konu olan bölümü olduğu malum, peki aynı koşullarda, aynı pestisit ve alfatoksin miktarlarını içermelerine rağmen iç piyasaya sürülen ürünlerin bizim vatandaşlarımız, bizim çocuklarımız tarafından yenmesine bu sorumsuz hatta ciddi ahlaki problemi olan kamu görevlileri nasıl izin verebilmektedirler, hiçbir denetim mekanizması çalışmamakta mıdır?
İşin belki de en korkunç tarafı, Almanların, İtalyanların, çok az bir süre önce Bulgarların ve Rusların kendi çocuklarına yedirmedikleri ürünleri bize geri gönderdiklerinde bu ürünlerin hemen, çaktırmadan, ahlaksızca iç piyasaya sürülmesidir, bu konuda hiç haber gördünüz mü Tarım Bakanlığı geri dönen bu ürünleri gömse ya da yaksa, sizce bu manzarayı övünerek basına yansıtmaz mı?
GERİ GÖNDERİLEN ÜRÜNLERİN AHLAKASIZCA İÇ PAZARA SÜRÜLMESİ
Bu kepazelikler arş-u alaya çıktıktan sonra Sağlık Bakanlığı neden bir bakanlıklar arası denetim mekanizması kurulmasını istememektedir?
İşin belki de en korkunç tarafı, Almanların, İtalyanların, çok az bir süre önce Bulgarların ve Rusların kendi çocuklarına yedirmedikleri ürünleri bize geri gönderdiklerinde bu ürünlerin hemen, çaktırmadan, ahlaksızca iç piyasaya sürülmesidir, bu konuda hiç haber gördünüz mü
Tarım Bakanlığı geri dönen bu ürünleri gömse ya da yaksa, sizce bu manzarayı övünerek basına yansıtmaz mı?
Ve belki de en önemlisi yetkili kamu görevlilerinin bu ürünlerin geri gönderilme süreçlerini ülkemize karşı bir komplo olarak değerlendirmeleridir ve biliyorum böyle düşünen süper zekalı kamu yetkilileri de mevcuttur.
En son olarak Adalet Bakanı hukuk devleti endeks sıralamasında Türkiye’nin 142 ülke içinde 117. sırada olmasını bir Amerikan oyunu olarak sunmadı mı?
Maalesef bunların hiçbiri olmamakta ve bizler pazarlardan bu Almanların kendi çocuklarına yedirmedikleri ürünleri satın alıp afiyetle yiyoruz.
Bu durum bile tek başına Tarım ve Orman Bakanını kabinenin en başarısız bakanı yapmaya yeter çünkü kamu sağlığı büyük riske atılmaktadır ama durum sadece bu skandalla sınırlı değildir.
Türkiye uzun ara farkla dünyada tarım ürünleri fiyatlarının en hızlı yükseldiği üç ülke içinden biri haline gelmiştir, bu durum bir doğal afet durumu değil, Bakanlık afet durumudur, tarımda ne yapılması çok iyi bilinirken bir dizi saçma nedenden bu adımları atmayan mevcut ve eski bakanlar bu durumdan müteselsilen sorumludurlar.
Ancak, Türkiye fizik biliminin iyi bilinen bileşik kaplar kuralının iyi işlediği bir ülkedir, ne kadar yetersiz Tarım Bakanı o kadar kötü gazeteci.
Rahmetli Çetin Altan’ın bir ifadesi vardır, Türkiye egemenlerinin çok büyük bölümünün önemli ama değersiz olduklarını söyler idi.
Bu Çetin Altan tanımına çok iyi uyan bir gazeteci, eskiden şimdi işgal ettiği makama amirallik denir idi, daha üç gün önce Tarım Bakanımızın kabinenin en iyi bakanlarından biri olduğunu yazdı ve küçük methiyeler düzdü.
Aynı önemli, hatta çok önemli ama o ölçüde değersiz gazeteci Almanya ve İtalya’dan dönen narenciye, kuru incir, Antep fıstıklarının neden bu ülkelere giremediğini, ülkeye geri gönderildikten sonra akıbetlerinin ne olduğunu sorabilir mi?
Kendisi bu Antep fıstıklarını afiyetle yiyebilecek midir acaba?
Ama belki de bu geri gönderilme işinin dış güçlerin oyunu, komplosu olduğunu düşünüyordur, değil mi?
İlginizi Çekebilir