Maden faciası ve hukuk gerçeğimiz
HUKUKMaden faciası ve hukuk gerçeğimiz
BEKLENEN SONUÇ GÜMBÜR GÜMBÜR GELDİ
İkinci olarak, 2022 yılı Nisan ayında madendeki siyanür taşıyan boru patlayarak İliç ırmağına karıştıktan sonra ruhsatı iptal edilmeyen şirket, 3 ay sonra faaliyetlerine yeniden başlamıştı. Bu durumu protesto eden çevre aktivistleri, ekoloji dernekleri, TMMOB gibi meslek odaları ve başta Yeşil Sol Parti olmak üzere siyasi partiler, Fırat nehrinin bir kolu olan İliç ırmağına 600 metre mesafede ve 200 futbol sahası büyüklüğünde, Türkiye’nin ikinci büyük maden sahası olan Çöpler madenindeki olası felakete dikkat çekerek hem siyanür sızıntısını hem 640 futbol sahası boyutuna çıkarılmak istenen kapasite artırımını hem de toplamda 7,2 milyon dolarlık vergi borcunun silinmesini gündeme getirmişlerdi. Maden yaklaşık 2 yıldır gündemden hiç düşmedi. Felaket ha geldi ha geliyor dendi, uyarılar yapıldı. Sonuç beklendiği şekilde gerçekleşti, adeta gümbür gümbür geldi. Üçüncü olarak ise, İliç’te yaşayan Eşref Demir’in bireysel başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi (AYM), projeye verilen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu kararıyla birlikte, açılan davada Erzincan İdare Mahkemesi tarafından yapılan bilirkişi tespit eksikliklerini ihlal olarak bulgulayan bir karar aldı. Bu karardan sonra, normal bir hukuk devletinde o madenin ruhsatı iptal edilir, en azından faaliyetleri durdurulur. AKP Parti devletindeyse yok hükmündeki AYM kararları, buruşturulup çöp sepetine basket atılır. Yani ortada doğrudan sorumlu şirket eliyle yaratılmış, çeşitli kişi ve grupların tüm uyarılarına kulak tıkanan, oluşan riskler görmezden gelinen, verilen mahkeme kararları da hasır altı edilen bir süreç yaşanmış durumda. Yine normal bir hukuk devletinde bu olay olsa, mesela Belçika’da veya Hollanda’da aynı hadise gerçekleşse, iktidar bir dakika daha yerinde kalamaz. Açıkça hatalı ÇED raporları düzenleyen ve madeni denetleyen bürokratlar yargılanır, tüm uyarılara kulak tıkayan iktidar istifa eder. Türkiye de ise gemisini yürütene kaptan derler… Hukuk gerçeğimiz, ne olursa olsun iktidarın hiçbir biçimde suçlanmaması üzerine kuruludur. İktidar asla hata yapmaz. Deprem gibi gerçek doğal afetlerde organize olmamak, şu an yaşanan gibi insan eliyle yaratılan beceriksizlikler ve kâr hırsıyla yapılan ekolojik yağmaya göz yummak asla iktidara atfedilemiyor! Türkiye’yi biraz bilenler, bu kadar göz yummanın ancak para veya menfaat karşılığı yapılabileceğini biliyorlar. Ortada bu rüşveti organize eden bir yapı var ama kimse bir adım daha atamıyor. Failler yalnızca şirket yöneticileri değil, bu madene hukuka aykırı olarak ÇED olumlu raporu verenler, madeni denetleyenler, ruhsat verenler, sızıntı üzerine madeni kapatmayıp üç ay sonra tekrar faaliyete geçmesine izin verenler ve payı bulunan tüm kişilerdir.FAİLLER, PAYI BULUNAN TÜM KİŞİLER
Ceza hukukunda bilinçli taksir ile olası kast temel bir kriter ile ayrılır. Suç faili eğer neticeyi öngördüğü halde meslek veya sanatındaki kendi ustalığına fazlaca güvenerek zararın meydana gelmeyeceği inancıyla hareket ediyorsa, “bile bile lades” olarak algılanabilecek bilinçli taksir; eğer neticeyi öngörmesine rağmen gerekli tedbirleri bilerek ve isteyerek almayıp adete “olursa olsun, ölürse ölsün” düşüncesiyle hareket etmişse olası kast söz konusu olur. Bu olayda artık tüm uyarılar ve hatta Anayasa Mahkemesi kararı karşısında kayıtsız kalan failler, olursa olsun düşüncesiyle hareket ettikleri için meydana gelen neticeden kastla sorumludurlar. Belirtmek gerekir ki, bu failler yalnızca şirket yöneticileri değil, bu madene hukuka aykırı olarak ÇED olumlu raporu verenler, madeni denetleyenler, ruhsat verenler, sızıntı üzerine madeni kapatmayıp üç ay sonra tekrar faaliyete geçmesine izin verenler ve payı bulunan tüm kişilerdir. Mali ve hukuki anlamda müştereken ve müteselsilen, ceza hukuku anlamında ise suça iştiraklerinden sorumluluk oluşur. Facianın siyasi sorumluluğu ise, olduğu gibi tek bir siyasi hareketin ve ortaklarının üzerindedir. Ülkeyi yönetememek tam da böyle bir durumdur, ancak bu kötülükten ders çıkarmayıp hala “yaparsa bunlar yapar” diye düşünenlerin daha yaşayacak çok felaketleri olacaktır.İlginizi Çekebilir