© Yeni Arayış

İran’a havuç-sopa savaş endişesini getirecek mi?

İran tarafı Amerikalılara ne cevap verdi belli değil, ancak Ürdün temsilcisine cevap beklendiği gibi: Siyonist rejimin yaptığı büyük hata yanıtsız kalmayacak. İran’ı ikna çabaları elbette bu girişimler ile sınırlı değil. Ancak bu kez durum ciddi ve İran için iki seçenek var: Ya çok çok büyük / tarihi bir avantaj elde ederek bu süreçten çıkacak - ki bu da İsrail’e karşı ciddi bir zafer anlamına gelir, ya da İsrail’e saldıracak.

Hamas’ın siyasi lideri İsmail Haniye’nin Tahran’da hava saldırısı sonucu öldürülmesinin ardından İran, Haniye’nin intikamını alacaklarına dair söz vermişti.

Bu misilleme sözleri sonrası çeşitli taraflardan saldırının olmaması için arabuluculuk girişimleri hemen başladı.

Her zaman aynı taktik, mahallenin arkası güçlü yaramaz çocuğu camı kırar, ağır komşudan olgunluk ve itidal beklenir.

Kuveyt El Ceride gazetesine bakılacak olursa bu kez daha farklı bir ikna teklifi sunuldu İran’a. Durumun ciddiyetinin herkes farkında. İsrail bu kez gerçekten kırmızı çizgiyi aştı. Her seferinde olan “İran saldırmaz, saldırırsa acıtmaz” düşüncesi bu kez yerini endişeye bıraktı.

Amerikalılar tam da bunun üzerine iran’a gizli bir uçuş gerçekleştirdi.

İran’a uçanlar sadece Amerikalılar değil, buluşmada vaatler ve şaşırtıcı bilgiler de uçuşmuş!

Mesela İsrailliler İran’ın Yahudiler için kutsal "yıkım günü" olan 12-13 Ağustos'ta saldırı yapmasını bekliyor. İsrail’in tarihinde “yom kippur” travması göz önüne alınırsa şaşırtıcı değil.

ABD’li yetkililer, Haniye suikastından haberlerinin olmadığının altını çizerek, Ortadoğu’da tırmanan gerilim sonucunda bölgesel bir savaş çıkma olasılığına karşı İranlı yetkililerle konuştu. "Netanyahu büyük bir bölgesel savaş ve İran'ın sonunu getirmek istiyor. Netanyahu'nun oyununa gelmeyin" sözleriyle uyarı yapıldı. Biden’ın Netanyahu'dan hiç memnun olmadığı dile getirilen görüşmede, ABD’nin İran'ın olası bir saldırısı karşısında İsrail'in yanında duracağı ancak topyekün bir savaşı istemedikleri belirtilmiş.

ABD’Lİ YETKİLİLERİN İRAN’A MESAJI

Şimdi gelelim habere:

El Ceride’ye göre ABD’li üst düzey yetkililer, 1 Ağustos’ta Türkiye’den özel bir uçakla İran'ın başkentinin batısındaki Karaj şehrine giderek, İranlı istihbarat ve dışişleri yetkililerinden oluşan bir heyetle 2 saatlik bir görüşme gerçekleştirdi.

Buna göre ABD’li yetkililer, Haniye suikastından haberlerinin olmadığının altını çizerek, Ortadoğu’da tırmanan gerilim sonucunda bölgesel bir savaş çıkma olasılığına karşı İranlı yetkililerle konuştu. "Netanyahu büyük bir bölgesel savaş ve İran'ın sonunu getirmek istiyor. Netanyahu'nun oyununa gelmeyin" sözleriyle uyarı yapıldı.

ABD Başkanı Biden’ın Netanyahu'dan hiç memnun olmadığı dile getirilen görüşmede, ABD’nin İran'ın olası bir saldırısı karşısında İsrail'in yanında duracağı ancak topyekün bir savaşı istemedikleri belirtilmiş.

Haber doğru ise Amerikalıların görüşmede çok cömert davrandıkları da görülüyor.

Buna göre Amerikan heyeti “Netanyahu hükümetini dışlayan yeni bir bölgesel strateji geliştireceğiz. Prestij için bir saldırı yapmanızı anlıyoruz ama büyütmeyin. Hemen bir nükleer anlaşma yaparsak, Netanyahu'ya en büyük darbeyi vurursunuz" dediği iddia ediliyor.

Hızlarını alamayan Amerikalılar bununla da yetinmedikleri ve İran’daki bazı Mossad ajanlarının listesini verdiği haberde yer alan iddialar arasında.

Netanyahu’nun bol bol alkışlandığı ABD ziyareti de görüşmede konu olmuş ama yine çok çarpıcı birtakım iddialar ile.

Buna göre Netanyahu Ortadoğu’da sadece İsrail-İran değil, Türkiye de dahil

Diğer bölge ülkelerinin de gireceği topyekün bir savaş hazırlığı içinde…

İran’ı ikna çabaları ABD ile sınırlı değil elbette.

Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi de İsrail'e karşılık vermemesi konusunu konuşmak için İran’a gitti.

Ancak yine de arabulucu görüntüsü vermek istemeyen Safadi "İsrail’in sözcülüğünü yapmaya gelmedim" dedi ve ziyaretin amacının "iki ülke arasındaki farklılıkları dürüstlük ve saydamlıkla aşmak" olduğunu belirtti. Buna acaba “saldırı yaparsanız füzeleriniz bizim üzerimizden geçecek, durdurmaya çalışacağız, yapmayın” uyarısı da dahil mi?

İran tarafı Amerikalılara ne cevap verdi belli değil, ancak Ürdün temsilcisine cevap beklendiği gibi: Siyonist rejimin yaptığı büyük hata yanıtsız kalmayacak.

İran’ı ikna çabaları elbette bu girişimler ile sınırlı değil. Ancak bu kez durum ciddi ve İran için iki seçenek var: Ya çok çok büyük / tarihi bir avantaj elde ederek bu süreçten çıkacak - ki bu da İsrail’e karşı ciddi bir zafer anlamına gelir, ya da İsrail’e saldıracak.

Saldırı olursa İran topraklarından mı olacak yoksa Hizbullah da devreye girecek mi?

Bu soruların cevabı sadece teknik değil, birçok seviyede birçok aktörü ilgilendiren sorular. Dolayısıyla savaşın olup olmayacağını, olursa nasıl bir seyir izleyeceğini bu soruların yanıtı da belirleyecek.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER