© Yeni Arayış

Gazze’de yok edilen tarım arazileri askeri üsse dönüştürüldü

Gazze’de yok edilen tarım arazileri askeri üsse dönüştürüldü

En yoğun tahribatın Gazze’nin kuzeyinde yaşandığı ve buradaki seraların yüzde 90’ının İsrail’in kara saldırısının ilk aşamalarında yok edildiği kaydedilirken, çiftlikler ve seralar dahil olmak üzere Ekim 2023’ten bu yana yok edilen ve çoğu zaman İsrail askeri üssüne dönüştürülen 2 binden fazla tarım alanı belirlendi. İsrail, tarihinin en büyük katliamını gerçekleştirdiği 2023 yılı, İsrail'in kurulduğu 1948'den bu yana Filistin halkının tarihindeki en kanlı yıl oldu.  Dünyanın dört bir yanındaki Filistinliler, 15 Mayıs'ı “El Nakba" yani "Felaket Günü" olarak anıyor.1947'nin son aylarından 1949 başlarına kadar 750 binden fazla Filistinli, İsrail devletine dönüşen topraklarını terk etmek zorunda kalarak mülteci oldu. Birçoğu ya gitmeye zorlandı ya da güvenlik endişesiyle gitmek zorunda kaldı. Nakba Günü, hem o yerinden edilme günleri, hem de sonraki yıllar boyunca milyonlarca Filistinlinin bitmeyen sürgünü anılıyor. Filistin Merkezi İstatistik Kurumu, 15 Mayıs 1948'in 76'ıncı yıldönümünde Filistin'de yaşanan ölüm, gözaltı, işgal birimleri inşaatları ve toprak gasplarıyla ilgili istatistiki bilgilerin yer aldığı bir rapor yayımladı. Savaşın yıktığı Gazze Şeridi'nde 2 milyona yakın Filistinli evlerinden edildi. Sadece 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze'de en az 15 binden fazlası çocuk, 10 bine yakını kadın olmak üzere 35 binden fazla Filistinli öldürüldü, çoğu kadın ve çocuk yaklaşık 7 bin kişinin cesedine ulaşılamadı. Batı Şeria'da ise 7 Ekim'den bu yana 492 Filistinli, İsrail askerleri ile sivil Yahudi işgalcilerin saldırıları sonucu hayatını kaybetti. İsrail'in, 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda Gazze'de 104'ü Birleşmiş Milletler’e ait olmak üzere toplamda 89 bin bina tamamen yıkıldı ya da büyük zarar gördü.  Alt yapı, yollar, elektrik ve su şebekeleri ile tarım arazilerinin de tahrip edildiği Gazze'de savaşın maliyetinin 30 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Yahudi yerleşimciler ve İsrail güçleri, 2023'te Filistinlilere ve mülklerine yönelik 12 bin 161 saldırı gerçekleştirdi. Bunlardan 3 bin 808'i mülklere ve dini mekanlara, 707'si arazilere ve doğal kaynaklara, 7 bin 646'sı ise bireylere yönelik gerçekleşti. Bu saldırılarda 18 bin 964'ü zeytin ağacı olmak üzere yaklaşık 21 bin 700 ağaca zarar verildi ya da yerinden söküldü. Gazze, korkunç bir insanlık dramına sahne oluyor. Filistinlilerin sadece bugünü değil aslında geleceği de yok ediliyor.  Filistin’de ne olup ne bittiğine farklı bir perspektiften de bakalım.  Londra Üniversitesi bünyesindeki Goldsmiths College'da sivil toplum kuruluşları için mekansal araştırma ve medya analizi araştırmaları yapan Forensic Architecture’ın  çalışmasında saldırının yıkıcı boyutları ortaya kondu.  Forensic Architecture tarafından yapılan bu çalışmada Filistin’de İsrail güçleri tarafından sistematik şekilde hedef alınan tarım arazilerinin, meyve bahçelerinin ve seraların uğradığı yıkım incelendi.  7 Ekim 2023'te başlayan saldırıların, Filistinlilerin gıda güvenliği ve yaşam kaynakları üzerindeki etkisini ortaya koymak amacıyla yerel çiftçi birlikleri ve tarım işçileriyle çalışmalar gerçekleştiren araştırma ekibi, yıkımın boyutunu ölçmek için “uzaktan algılama” yöntemi kullandı ve bölgenin bitki örtüsü endeksinin işgal öncesi ve işgal sonrası durumunu karşılaştırdı. Gazze’de daha önce gıda üretimi için kullanılan 170 kilometrekarelik tarım arazisinin yaklaşık yüzde 40’ının tahrip edildiği sonucuna varıldı. İsrail tarafından başlatılan kara harekatının ilk haftalarına ait uydu görüntüleri, saldırıların Gazze’deki çiftlik ve meyve bahçelerinin yaklaşık yarısına yayıldığını, seraların ise neredeyse üçte birinin yok edildiğini gösteriyor. 

GAZZE’DEKİ TARIM ARAZİLERİNİN YÜZDE 40’I YOK EDİLDİ

Yapılan karşılaştırmada Gazze’de daha önce gıda üretimi için kullanılan 170 kilometrekarelik tarım arazisinin yaklaşık yüzde 40’ının tahrip edildiği sonucuna varıldı.  Çalışmada yer verilen ve İsrail tarafından başlatılan kara harekatının ilk haftalarına ait uydu görüntüleri, saldırıların Gazze’deki çiftlik ve meyve bahçelerinin yaklaşık yarısına yayıldığını, seraların ise neredeyse üçte birinin yok edildiğini gösteriyor.  Ayrıca, en yoğun tahribatın Gazze’nin kuzeyinde yaşandığı ve buradaki seraların yüzde 90’ının İsrail’in kara saldırısının ilk aşamalarında yok edildiği kaydedilirken, çiftlikler ve seralar dahil olmak üzere Ekim 2023’ten bu yana yok edilen ve çoğu zaman İsrail askeri üssüne dönüştürülen 2 binden fazla tarım alanı belirlendi. Çalışmada Doğu Cebaliye’de zeytin, nar ve narenciye üretimi yapan bir aileye ait tarım arazilerinin yok edilmesini kanıtlayan uydu görüntülerine de yer verildi. Ocak 2024’e ait uydu verileri incelendiğinde Abu Suffiyeh ailesinin topraklarının İsrail’in kara saldırısı sırasında yeni askeri üsler oluşturmak amacıyla yok edildiği tespit edildi. Yüzbinlerce Filistinlinin yerinden edildiği Han Yunus kenti çevresinde de Ocak 2024’ten bu yana seraların yüzde 40’ı yıkıldı. Bölgede askeri faaliyetlerden kaynaklanan tarımsal yıkımlar da uydu görüntüleri ile ortaya konarak, araştırmada belgelendi. Aynı zamanda Gazze ve çevresinde tarım alanlarının kökten yok edilmesi İsrail ordusunun Filistinliler için yaşanabilir alanları daraltarak, tampon bölgeyi genişlettiğinin de bir göstergesi olarak belgelenmiş oldu. Araştırmaya göre, kara harekâtının başlamasından bu yana seralar gibi hayati önem taşıyan tarımsal altyapı da sistematik olarak yok edildi. İsrail'in kara saldırısının ilk haftalarındaki uydu görüntüleri, (Ekim 2023-Mart 2024) Gazze'deki seraların neredeyse üçte birinin yok edildiğini gösteriyor. Forensic Architecture çalışmasında çiftlikler ve seralar da dahil olmak üzere, Ekim 2023'ten bu yana yıkılan ve çoğu zaman İsrail askeri faaliyetleri değiştirilen 2 binden fazla tarım alanı olduğunu tespit etti. Bu yıkım en yoğun olarak Gazze'nin kuzey kesiminde yaşandı, burada seraların yüzde 90'ı kara saldırısının ilk aşamalarında yok edildi. İsrail'in kara işgaline askeri destek araçları ve traktörler eşlik ederken, askeri karakolları güçlendirmek için rutin olarak toprak işleri yapılıyor. Bu araçlar yola çıktıktan sonra geride harap olmuş, yaşanmaz bir alan bırakıyor. World Weather Attribution grubunun önde gelen iklim bilimcilerinden oluşan uluslararası bir ekip tarafından yapılan hızlı ilişkilendirme analizine göre, Nisan ayında Asya’da milyarlarca insanı etkileyen 40 derecenin üzerindeki aşırı sıcaklıklar, insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle daha sıcak ve daha olası hale geldi. Çalışma, iklim değişikliğinin şiddetlendirdiği sıcak hava dalgalarının Gazze’de yerlerinden edilen 1,7 milyon Filistinli için hayatı nasıl daha da zorlaştırdığını vurguluyor.

SICAK HAVA DALGALARI FİLİSTİN’DE HAYATI ZORLAŞTIRIYOR

Diğer yandan, World Weather Attribution grubunun önde gelen iklim bilimcilerinden oluşan uluslararası bir ekip tarafından yapılan hızlı ilişkilendirme analizine göre, Nisan ayında Asya’da milyarlarca insanı etkileyen 40 derecenin üzerindeki aşırı sıcaklıklar, insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle daha sıcak ve daha olası hale geldi.  Çalışma, iklim değişikliğinin şiddetlendirdiği sıcak hava dalgalarının Asya’da yoksulluk içinde yaşayan insanlar ve Gazze’de yerlerinden edilen 1,7 milyon Filistinli için hayatı nasıl daha da zorlaştırdığını vurguluyor. Asya, geride bıraktığımız nisan ayında şiddetli sıcak hava dalgalarının etkisi altında kaldı. Güney ve Güneydoğu Asya’da Myanmar, Laos ve Vietnam en sıcak Nisan günü rekorlarını kırarken, Filipinler şimdiye kadarki en sıcak gecesini yaşadı. Hindistan’da sıcaklıklar 46 dereceye kadar ulaştı.  Batı Asya’da da aşırı sıcaklar yaşandı, Filistin ve İsrail’de 40 derecenin üzerinde sıcaklıklar görüldü. Bu ay, dünya genelinde kayıtlara geçen en  sıcak nisan ayı oldu ve üst üste 11’inci kez en sıcak ay rekoru kırıldı. Çalışma, iklim değişikliğinin Asya’da yoksulluk içinde yaşayan ve savaşın etkileriyle mücadele eden insanlar için hayatı nasıl daha da zorlaştırdığını vurguluyor.  Gazze’de yerinden edilen 1,7 milyon insanın çoğu, ısıyı hapseden derme çatma çadırlarda yaşıyor, sağlık hizmetlerine ve temiz içme suyuna erişimleri sınırlı ve serinlemek için seçenekleri yok.  Güney ve Güneydoğu Asya’da kayıt dışı konutlarda yaşayan ve çiftçiler, inşaat işçileri ve sokak satıcıları gibi açık havada çalışan 100 milyonlarca insan aşırı sıcaklardan orantısız bir şekilde etkileniyor. Sıcaklar ayrıca ürün kıtlığına, hayvan kaybına, su kıtlığına, balıkların toplu ölümüne de neden olduğu için gıda güvenliğini riskini artırıyor.  İsrail, Filistin’de insanları katlederken, aynı zamanda ekonomiyi, geçim kaynaklarını, kalkınma projelerini, toprağı, havayı, suyu da hedef alarak yok ediyor. İsrail’in stratejisi, bu toprakları özellikle kuzey ve doğudaki tarım alanlarını yok etmek ve insanları toprakları terk etmeye zorlamak şeklinde ilerliyor. Filistin’de hasarın onarılması belli ki 10 yıllar alacak gibi görünüyor.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER