© Yeni Arayış

Eski köye yeni ahit

Türkiye gibi dinin günde 15 vakit siyasetin emrinde olduğu bir ülkede Seküler Çağ’ın habercisi olmak pek de hoşa gitmese de gerçek bu. Artık İnsanlar toplumlar seküler değil. Sonuna kadar Seküler bir Çağ’ın içindeyiz. İroni dolu “Yeni Ahit” hatta daha doğru çeviriyle “En En Yeni Ahit” 2015 yapımı olsa da bizim için güncelliği çok taze

Herkes en iyi arabanın, evin, silahın, telefonun, televizyonun yapımı için neye ihtiyacı olduğunu çok iyi biliyor.

Salman Rüşdi’nin Şeytan Ayetleri bütün dünyayı ayağa kaldıralı neredeyse 40 sene oldu.   

Dinin ya da dinsel değerlerin konu edildiği öyküler, filmler, karikatürler toplumsal öfkenin kolayca öznesi olmaktadır.

Bu konuda Müslümanların karnesi genel olarak Hristiyanlara nazaran çok daha kırık. Bununla beraber daha ziyade Müslüman değerlerine yönelik hiciv ya da eleştiriyle sınırlı kalmayan tepkiler de gün yüzüne çıkabiliyor.

Dinsel değerlere, kutsala dil uzatıldı, uzatılıyor iddiasıyla ortalığı ayağa kaldıranlar zaman zaman Hristiyan dinine yönelik tasvirlere dahi olmadık tepkiler gösterebiliyor. Bunun son örneğini Olimpiyatlar’da gördük.

Yine de “Seküler Çağ”a fazlasıyla girmiş durumdayız. Seküler Çağ aslında Charles Taylor’un ödüllü kitabının adı.

Artık kutsal kitaplardaki bilgiler en basit bir bilimsel/teknik el kitabıyla bile rekabet edemez durumda. Kimse kutsal kitaba bakarak gündelik yaşamını sürdürmüyor. Hoş bizim gibi ülkelerde farklı gerekçelerle bunu hala denediklerini iddia edenler olsa da gerçekte onlar dahi artık bunu sadece toplumu kontrol için yapıyorlar. Herkes en iyi arabanın, evin, silahın, telefonun, televizyonun yapımı için neye ihtiyacı olduğunu çok iyi biliyor.

Tanrı Belçika Brüksel’de karısı ve 10 yaşındaki kızıyla oturmakta bütün gün Amerikan futbolu izlemektedir. Bu yoğun(!) iş yükünden arta kalan zamanı ise evin alt katındaki bilgisayarın başında; çeşitli başarısız denemelerden sonra yarattığı insanların başına envai dertler çıkarmakla geçirmektedir.

Bu uzun girişe ihtiyaç duyma sebebim hakkında konuşacağım filmin  (yani Yeni Ahit'in) “Allahın/Tanrının” Belçika’da bir apartmanda karısına kızına fena davranıp bütün gün oturduğunu iddia etmesinden kaynaklanıyor.

Tanrı/Allah Belçika Brüksel’de karısı ve 10 yaşındaki kızıyla oturmakta bütün gün Amerikan futbolu izlemektedir. Bu yoğun (!) iş yükünden arta kalan zamanı ise evin alt katındaki bilgisayarın başında; çeşitli başarısız denemelerden sonra yarattığı insanların başına envai dertler çıkarmakla geçirmektedir.

TANRI/ALLAH BÜTÜN GÜN AMERİKAN FUTBOLU İZLEMEKTEDİR

“Seküler Çağ”’ın içinde bayağı kaybolmuş olmalıyız ki bu filmin “zındıkça” (!) kurgusu nedeniyle MUBİ’yi aforoz eden kimseyi duymadım. Umarım hiç duymam.

Filmin/senaryonun hayal gücüne ve filme sığan zeka ile dolu kurguya şapka çıkarmaktan kendimi alamıyorum.

Tanrı/Allah Belçika Brüksel’de karısı ve 10 yaşındaki kızıyla oturmakta bütün gün Amerikan futbolu izlemektedir. Bu yoğun (!) iş yükünden arta kalan zamanı ise evin alt katındaki bilgisayarın başında; çeşitli başarısız denemelerden sonra yarattığı insanların başına envai dertler çıkarmakla geçirmektedir.

Evin büyük oğlu “JC” yani İsa bir bibloya dönüşmüş hiçbir şey yapmadan öylece durmakta sadece evin haşarı küçük kızı Ea ile gizli saklı görüşmektedir. Tanrının kızı yani Ea (Kendisini Sümer Mitlerinden tanıyoruz) eve hareket katmakta insanları mutsuz eden babasının ofisine gizli saklı girip ortalığı karıştırmaktadır.

Ea’nın yaptıkları babasının hiç hoşuna gitmez ve onu bir güzel kemerle pataklar “eski usule” ya da “Eski Ahit”e göre.

Ea ise bunun intikamını ağır şekilde alır. Gizlice aldığı anahtarla odayı açar; bilgisayarın başına geçer ve babasının insanlar üzerindeki en önemli etki alanı olan ölüm konusunda sistemi alt üst eder. Yaşayan herkese öleceği zaman saati saatine iletilmiştir. Artık tanrının insanlar üzerindeki kurduğu düzen tamamen sarsılmıştır. Bu değişikliği yaptıktan sonra artık evde kalamaz. Bilgisayarı kilitler ve abisinden aldığı akılla evi çamaşır makinesini kullanarak terk eder. Giderken en yeni ahiti duyurmak için 6 havari adayını da babasının çekmecelerindeki dosyadan rasgele seçer.

Dünyaya bir çamaşır makinesi aracılığıyla iniş yapan Ea’nın yolculuğu 6 havariyi arayışı ve her birinden öğrendiklerini dünyada ilk tanıdığı kişi olan evsiz bir berduş aracılığıyla yazıya dökmesiyle devam eder. Her havarinin kalp atışlarından içlerindeki müziği de teşhis eder. Haendel’den Rameau’ya Purcell’e uzanan bu müzikler filmi bir klasik müzik yolculuğuna da dönüştürür.

Kadın egemen yani Anaerkil düzene geçilir. Dünya çok daha yaşanası bir yerdir artık.

Hikaye Ea’nın yol açtığı itibar kaybını telafi etmek isteyen Tanrı’nın başarısız olup bizzat kendisinin dünyaya armağan ettiği düzensizliklerin kurbanı olarak Özbekistan’lı mülteci muamelesi görmesi ve sınır dışı edilmesiyle sona erer. Tanrılık makamına ise 18 havarinin tamamlanmasıyla o zamana dek ezik bir vaziyette olan karısı geçmiştir. Dünya artık tanrıçanın idaresindedir.

Kadın egemen yani Anaerkil düzene geçilir. Dünya çok daha yaşanası bir yerdir artık.

Hristiyan eskatolojisine yatkın olan herkese tanıdık gelecek pek çok öge barındıran Yeni Ahit’te insanlık maceramızın en önemli meselelerinin altında erkek egemenliğinin olduğunun altını çizen zeka hayranlık uyandırıyor.

Diğer tarafta en tepesinde Papa’nın yer aldığı bütün bir dinsel kurgunun yeni baştan tasarlanması bana yazının başında değindiğim Seküler Çağ’da bundan başkasının mümkün olamayacağını düşündürüyor.

Seküler Çağ’da   insanlığın gelişimine uymaktan başka çare yok. İnsanlık ileri giderken geçmişe takılı kalan her şeyin sorgulanması bir tercih değil zorunluluktur çünkü.

Buluşlar çağında insanlığın en büyük buluşu doğruyu bulmaktan başkası olamaz.

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER