© Yeni Arayış

Başarı ve mutluluk aynı anda mümkün mü?

Önemli olan üniversite dönemi boyunca teorik olarak sağlam bir zemin inşa etmek, ilgi duyulan alan ve konular ile ilgili zenginleşmek, deneyim kazanmak ve her şeyden önemlisi kendini tanımak. Bu kendini tanıma süreci staj ile mümkün olabilir. Staj süresince hem sektörü hem de işin gerektirdiği fonksiyonel ve teknik detayları öğrenir hem de kendinizi burada mutlu muyum diye sorgularsınız. İş hayatında başarı sağlamak için potansiyelinizi ve sınırlarınızı bilmek her zaman avantaj sağlar.

"Eğer sevdiğin işi yaparsan, hayatın boyunca bir kez bile çalışmış olmazsın."

Konfüçyüs

Konfüçyüs’ün bu anlamlı sözü ile başlamak istiyorum bugünkü yazıma… Çoğunuzun bildiği veya takip ettiği gibi 16 Temmuz 2024 tarihinde (yani bugün) üniversite sınavının sonuçları açıklandı. Bu sene 3 milyon 36 bin 945 adayın sınava başvuru yaptığı bilgisi ÖSYM Başkanlığı tarafından paylaşılmıştı. 3 milyondan fazla gencimizin hayat yolculuğunda kariyer hedeflerine dair ilk adımı oluşturan bu sınav gerçekten önemli. Ama bu sınav mutluluğun anahtarı mı? Ya da başarının gerçekten de garantisi mi?

Dünya Ekonomik Forumu’nun (World Economic Forum) 2023 Bahar Raporu’na göre çalışanlar için en önemli yetenek ve yetkinliklerin başında analitik ve yaratıcı düşünme becerileri, esneklik ve çeviklik, teknoloji bilgisi ve hakimiyeti, sistematik düşünme, kendinin farkında olma, öğrenme isteği ve merak gibi başlıklar öne çıkıyor. Dijital dönüşüm çağında elbette ki iş dünyasının ihtiyaçları ve öncelikleri eviriliyor ve talep koşulları değişiyor. Kabul etmek zorundayız ki buna uyum sağlamak gitgide zorlaşıyor. Bu noktada, aslında eğitim görülen bölüm veya üniversitenin önemi yok diyemem, ama olay biraz daha “kişisel” eksene de kayıyor, esas bunu kaçırmamak lazım.

Söylemeye çalıştığım, yaratıcı düşünmek, kriz çözebilmek ve yönetebilmek, teknolojik anlamda ileride olmak veya en azından günü takipte kalmak ve kendini sürekli yenilemek, daha iyiyi hedefleyecek içsel motivasyon ve öz değerlere sahip olmak gibi konular aslında kişinin kendisini yetiştirmesi ve kesintisiz ilerletmesindeki becerilerinde yatıyor.

Kendinizi "mutlu" kılan ve başarı sağlayabileceğiniz alanlara yönelin, çağın gerektirdiği hazırlıkları kesintisiz şekilde yapın, öz değerlerinizi koruyun ve denemekten korkmayın! Yeniliklere, yeni şeylere ve öğrenmeye açık olun ve teknolojiye hâkim olun. Hayatta var olan her bireyin sevdiği işi bulup, yapmasını diliyorum. Mutlu olunan yerde, başarı mutlaka gelir.  

Bu sebeple her bir adayın veya ebeveynin elbette ki üniversite ve bölüm seçiminde azami özeni göstermesini tavsiye ediyor olsam da çağı yakalamak ve iş dünyasına rekabetçi bir giriş yapmak adına hazırlanmak için gençler öncelikle teknoloji bilgisini artırmalı, iyi bir altyapıya sahip olmalı ve ilgi duyduğu alan ve konularla ilgili üniversite eğitimlerinin yanında çeşitli ekstra eğitim, seminer ve kurslara (ve emin olun bu konularla ilgili birçok ücretsiz olanak yer alıyor) katılım sağlamalı.

Şunu da unutmamak gerekir ki üniversite eğitimi sonrası bitirilen bölüm aslında ne bir başlangıç ne de bir son. Önemli olan üniversite dönemi boyunca teorik olarak sağlam bir zemin inşa etmek, ilgi duyulan alan ve konular ile ilgili zenginleşmek, deneyim kazanmak ve her şeyden önemlisi kendini tanımak. Bu kendini tanıma süreci staj ile mümkün olabilir. Staj süresince hem sektörü hem de işin gerektirdiği fonksiyonel ve teknik detayları öğrenir hem de kendinizi burada mutlu muyum diye sorgularsınız. İş hayatında başarı sağlamak için potansiyelinizi ve sınırlarınızı bilmek her zaman avantaj sağlar. Ama aynı zamanda sizi mutlu eden işi, mesleği ve sektörü bulmak da en az başarılı olmak kadar önemli.

Söyleşilerimde ve derslerimde paylaşmayı çok sevdiğim bir soru var: "Her bir iş günümüzün neredeyse en az 7-8 saati mesaide geçiyorsa, buna işe ulaşmak için gerekli hazırlık ve trafik gibi faktörleri dahil etmemiş olsak da kabataslak bir hesapla hayatımızın en az üçte birlik bölümünü kapsayan veya kapsayacak olan bir işte, meslekte, kurumda veya sektörde mutlu olmuyorsak veya anlam bulmuyorsak neden orada kalmak için ısrar edelim? Gerek var mı?"

Lütfen kendinizi "mutlu" kılan ve başarı sağlayabileceğiniz alanlara yönelin, çağın gerektirdiği hazırlıkları kesintisiz şekilde yapın, öz değerlerinizi koruyun ve denemekten korkmayın!

Yeniliklere, yeni şeylere ve öğrenmeye açık olun ve teknolojiye hâkim olun. Hayatta var olan her bireyin sevdiği işi bulup, yapmasını diliyorum. Mutlu olunan yerde, başarı mutlaka gelir.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER