AK Partili emeklilerin oy davranışına ilişkin bir deneme: Vefasızlık ve vicdan
DOSYA>EmeklilerAK Partili emeklilerin oy davranışına ilişkin bir deneme: Vefasızlık ve vicdan
'EMEKLİLERİ İSTANBUL’DA YAŞATMAYACAKLAR'
Çocuk Bakım Yükü Olan Emekliler Sadece Kırgın Değil Öfkeli Hala kendisine bağımlı çocukları olan emekliler, ekonomik sorunlarla mücadele etmekte daha da zorlandıklarını ifade ediyordu. Bu nedenle, çocuklarının bakımından sorumlu emeklilerde “çocuğunun arkadaşlarına mahcup olmaması” için yapılan fedakârlık ve “gururlu baba” anlatıları çok yaygındı. Çocuk okutan emekliler ile aynı duyguyu paylaşan bir başka grup da kirada oturan emeklilerdi. Emekliler, kiracı olmanın çocuk bakmakla eş değer bir ekonomik yükü beraberinde getirdiğini düşünüyordu. Hatta en çok kullanılan ifadelerden biri de “Emeklileri İstanbul’da yaşatmayacaklar” idi. Emekliler hükümet politikalarının onları büyük merkezlerden çeperlere; kentlerden kırsala doğru gidişini mecbur bıraktığını ifade ediyordu. Sağlık Hizmetleri Memnuniyetsizlik Yaratıyor Hastanelerde randevu bulamayan, aylar sonrasına randevu alabilen emekliler sağlık sistemini çok sert bir şekilde eleştiriyorlardı. En çok övgü alan hizmetteki bu aksaklıkların faturası Erdoğan’a olmasa da bu işi beceremeyen bürokratlara kesiliyordu. Emekliler, Ekrem İmamoğlu’nun Sosyal Politika Odaklı İcraatlarından Memnun Emeklilerin, mutfaklarındaki yıkımın siyasal tercihlerini belirleyecek düzeye eriştiği ifade edilirken en çok beğenilen hizmet Kent Lokantaları oldu. Seçim öncesi emekliler ile yapılan görüşmelerde daha önce hükümete yöneltilen yoksullukla mücadele görevinden umut kesilmiş ve CHP Belediyeciliğine olan talepler daha net ifade edilmeye başlanmıştı. AK Parti, Emeklilere Ayrılacak Kaynaklar Konusunda Güven Yaratmıyor Murat Kurum’a yakın hisseden emeklilerin en önemli argümanlarından biri “arkasında devlet desteği olması” idi. Ancak, AK Parti seçmeni emekliler bu kaynakların ne kadarının kendileri için kullanılacağına ilişkin kaygı duyuyorlardı. “Bütçesi olur olmasına ama bu bütçeyi bize mi kullanırlar kendilerine mi?” sorusu çok sesli sorulmasa da konuşulmaya başlamıştı. Erdoğan’ın emeklilere zam yapacak bütçe olmadığını açıklaması da bu fikri doğrular nitelikteydi. Emekli maaşına "sadaka" deniyor, dinlenmeleri gereken yaşlılığı hala "emir altında" çalışarak geçirmek ya da çocukların eline bakmak da bir "haysiyet" meselesi olarak görülüyordu. AK Partili emekliler kendilerinin devlet bütçesine "yük" olarak görüldüğünü düşünmeye ve buna tepki duymaya başlamışlardı.HAYSİYET MESELESİ
Emekli maaşının asgari ücretin altında olması, açık bir şekilde "açlığa mahkûm edilmek" ve "gözden çıkarılmak" olarak yorumlanıyordu. Emekli maaşına "sadaka" deniyor, dinlenmeleri gereken yaşlılığı hala "emir altında" çalışarak geçirmek ya da çocukların eline bakmak da bir "haysiyet" meselesi olarak görülüyordu. AK Partili emekliler kendilerinin devlet bütçesine "yük" olarak görüldüğünü düşünmeye ve buna tepki duymaya başlamışlardı. Emeklilerde "birleşirsek en güçlü iktidarı bile yerinden ederiz" özgüveni seçime yakın süreçte giderek belirginleşmişti. Kendilerinin hafife alındığını, emeklilerin Türkiye’deki en kalabalık seçmen kitlesi olduğunu ve emekliler isyan ederse karşılarında hiçbir iktidarın duramayacağını düşünüyorlardı. Emekliler AK Parti’ye ders verebilecek güçte olduklarını bilseler de ideolojik kırmızı çizgileri onların CHP ile yakınlaşmasına mâni oluyordu. CHP, bu süreçte emeklilerin kırmızı alanlarını ihlal etmeyen siyasi söylemleri üstüne emeklileri odağa alan vaatleri, emeklilerin CHP Belediyelerine yönelmesini kolaylaştırdı. Emekliler uzun yıllar AK Parti ile ülkenin istikrarına önceleyen sadık bir ilişki kurdular. AK Parti’nin en kemik destekçilerinden olan emekliler için oy verme davranışı; AK Parti’nin kodlarına, ideolojisine duydukları bağlılık nedeni ile bir vicdan meselesi idi. Bu vicdan, AK Partiyi destekleyen emeklilerin, CHP’ye oy vermekten imtina etmesine neden oluyordu. AK Parti iktidarının en önemli taşıyıcılarından biri olan emekliler ile AK Parti arasındaki bağı kıran ise kendilerine yapılan "vefasızlık" oldu. Eli AK Parti’den başkasına gitmeyen pek çok emekli için uğradığı haksızlık ve vefasızlık, AK Parti’ye oy verme konusunu artık bir vicdan meselesi olmaktan çıkardı.İlginizi Çekebilir